Eğitim Sitesi

Bizim Elin Yazı Gelmiştir Şiiri

Bizim Elin Yazı Gelmiştir

Komşular toplanmış yaylaya çıkar,

Şimdi bizim elin yazı gelmiştir.

Ozanlar oturmuş türküler yakar,

Meclisler kurulmuş sazı gelmiştir.



Mor çiçekler açar Gelintaşı’nda,

Nane kekik kokar ayran aşında,

Sofralar kurulur pınar başında,

Ağızların tadı tuzu gelmiştir.



Oğlaklar oynaşır serin yaylada,

Düğün dernek vardır şimdi sılada,

Ekinler boy verir taşlı tarlada,

Koyunlar meleşir kuzu gelmiştir.



Irmaklar kabarır yatağın yıkar,

Avcılar bu mevsim dağlara çıkar,

Kınalı keklikler avcıdan bıkar,

Kaçar ak tavşanlar tazı gelmiştir.



Göçmen kuşlar şimdi geri dönmüşler,

Ağaç bulup, yuva yapıp örmüşler,

Geçen gün gidenler hepsi görmüşler,

Van Gölü’ nün turna ,kazı gelmiştir.



Dağlar lale sümbül nevruz bitirmiş,

Yavru ceylan anasını yitirmiş,

Postacı yarimden mektup getirmiş,

İçim yanar durur sızı gelmiştir.



Ahlat çağırır Süphan’ dan, Nemrut’ tan

El eylemiş çağırır bütün yurttan,

Müjdeli haberler var kuştan, kurttan,

Gurbet elden oğlu, kızı gelmiştir.

Ahmet ALPTEKİN Şiirleri

  

Recai TUNÇ bizi bize anlatan en güzel şiir herhalde eliniz esağlık ahmet bey 2005-06-01

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer Ahmet ALPTEKİN Şiirleri:

İhtiyar Çoban

Beyaz kepeneğin yanık bir sesin,

Kaval da senindir ihtiyar çoban.

O dağ senin, bu dağ benim gezersin,

Yollar da senindir ihtiyar çoban.



Irmaklardan, köprülerden geçersin,

Mor menekşe, lale, sümbül biçersin,

Kaynağından soğuk sular içersin,

Pınar da senindir ihtiyar çoban.



Koyunlarla kuzular buluşunca,

Körpe yavru annesine doyunca,

Yorgun güneş kızıl ufka varınca,

Gece de senindir ihtiyar çoban.



Felek aldı elinden can yoldaşını,

Sakladın durdun akan gözyaşını,

İstersen taştan taşa vur başını,

Keder de senindir ihtiyar çoban.



Yıllardır yanında sırdaşın oldu,

Sürüye sokmadı çakalı kurdu,

Gelen her tehlikeye karşı durdu,

Çomar da senindir ihtiyar çoban.



Peygamberler mesleğini seçmişsin,

Sanki bir abı- ı hayat içmişsin,

Yetmişinde bile hâlâ gençmişsin,

Hayat ta senindir ihtiyar çoban.

Ahmet ALPTEKİN

Turnalar

Niçin kaçarsınız benden turnalar

Yoksa beni de avcı mı sandınız

Van Gölü’ne konmayın ha turnalar

Avcılar görürse billah yandınız.



Yine dizilmişsiniz katar katar

Akar durursunuz mavi göklerden

Her biriniz derdime bin dert katar

Uğrar geçersiniz bizim ellerden.



Ya sürüyle ya da çift gezersiniz

Bir başına gören olmaz sizleri

Sonsuz göklerde kanat süzersiniz

Görenlerin buğulanır gözleri.



Bizden de selam götürün turnalar

Geçtiğiniz şehire, beldelere

Ağlayın yüz sürün, sürün turnalar

Yolunuz düşerse kutsal yerlere

Ahmet ALPTEKİN

Toprak

Önce hamurumuzu yoğurdun

Sonra da doyurdun bizi toprak

Nice gariplere sadık yar oldun

Bağrına basarak korudun toprak.



Babamız, anamızsın, yarimizsin

Var mı biri hakkını inkâr etsin

Şahidim vallah kim ne derse desin

Dertli başımızın tacısın toprak.



Sen, bol bol, ye iç ürün vermeye bak

Yokluğu açlığı bir yana bırak

Son bir nefes, son umut, en son durak

Yutarsın insanı doyarsın toprak.



Gökten yağan her şeyin talibisin

Yerden biten mahsullerin sahibisin

Unutma, acıların tabibisin

Kor yürekleri soğutursun toprak.



Yağmur yağınca ağaçsız tepeye

Kalkıp gider karışırsın dereye

Yolculuk başlar kim bilir nereye

Göle mi, yoksa denize mi toprak?



Yüzünü yırtıp ne tohumlar verdim

Senin bitirdiğin mahsulü yedim

Son nefeste yine kapına geldim

Al beni bağrına, al beni toprak.

Ahmet ALPTEKİN

Bizim Elin Yazı Gelmiştir Şiiri