Bir Avuç Göz Yaşı
Bir avuç göz yaşıymış meyer;
Hayatımdan elimde kalan.
Hiç bir şeyi gerçek değilmiş;
Hepsi rüyaymış, hepsi yalan.
Kırıldı hep tutuğum dallar!
Heder olup gitti, onca yıllar:
Şahit başımda ağaran saçlar;
Hayat; Gözyaşıymış meyer.
Savruldum, kuru yapraklar gibi!
Geçti yıllarım, akıp giden su gibi.
Ne cana ne canana, yar olamadım;
Sevmek hüsran, gözyaşıymış meyer.
Adına: Şarkılar türküler yazıldı:
Resimler yırtılıp,mektuplar yakıldı.
Araya nefret girip, gönüller kırıldı;
Hayat: Bir avuç, gözyaşıymış meyer.
Hanifi OKYAY 10.11.2018 / 09:05
Hanifi OKYAY Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Azizim
Kul inanmış ise kalben Allah'a;
Aşılmaz sandığın dağlar düz ova
olur azizim.
Hiç korkmaz boğulurum diye sudan;
Derya deniz hakka giden yol olur azizim.
Yeter ki gönlünde onun aşkı olsun,
kadehin o aşk şarabı ile dolsun;
Alem seni mecnun deli sansın varsın:
Her firavun'un bir Musa'sı vardır azizim.
Bilmez mi? Kaderi yazan da çizen de odur.
Çıkacağın her yolun başı da sonu da onundur.
Kul Okyay'ın derdi de derdinin çaresi de odur.
Ondan başka derde deva veren var mı? azizim.
Hanifi OKYAY 21,01,2017 / 16:08
Hanifi OKYAY
Etme Yalan Dünya
Dolu vurdu gör dallarımı
Erken bozdum bağlarımı
Nolur bugün saçlarımı
Yolma benim yalan dünya.
Ne mal verdin nede bir yar
Bir yanım yokuş bir yanım yar
Dolandırıp da diyar diyar
Yorma beni fani dünya.
Bir belasın sen başımda
Kan oldun gözyaşım da
Gece gündüz her mekan da
Yerme beni yalan dünya.
Bugün dünden de beterim
Arşa çıktı dert kederim
Tutmaz oldu gör dizlerim
Yorma beni fani dünya.
Yunus gibi aşk özümde
Hiç bir şeyin yok gözümde
Bir kor gibi can evimde
Yanma benim yalan dünya.
Sen bir hansın gelen gider
Ateş varsa duman tüter
Kul okyayım artık yeter
Yorma beni fani dünya.
(Bestelendi)
Hanifi OKYAY 04.10.2018 / 14:40
Hanifi OKYAY
Ya Dost Yavaş Yavaş
Gördüm ki değişmiş, toprağın çehresi!
Şafaktan kesilmiş, bülbülün sesi.
Benim köyüm değil, burası neresi?
Çekilmiş el ayak, dost yavaş-yavaş.
***Zoruma gider, böyle yaşamak:
***Bende ki kadere, şu şansa bak!
***Gönülden düşmüş, gözden ırak;
***Yakıyor tenimi, kor yavaş-yavaş.
Hasretinden gönül, deli divane:
Yıkılmış evleri, hepsi bir virane.
Ölüm insan için, yoluk da bahane;
Çekilmiş el ayak, dost yavaş-yavaş.
***Evliya,embiya, çözüm bulamamış:
***Sığınacak bir dam, bir ev kalmamış.
***Bu diyarda sanki hiç yaşanmamış;
***Kapatmış mezarları, ot yavaş-yavaş.
Ne gelen var, ne de giden yolundan!
Yıkılmış çeşmeler, için yok suyundan.
İnsan vaz geçer mi, böyle yurdundan?
Kurumuş ağaçlar, dost yavaş-yavaş.
***Kul Okyay'ım, tutmaz oldu dizlerim!
***Ağlayı-ağlayı bir nefes, arar gözlerim:
***Kimsenin gücüne, gitmesin sözlerim;
***Bu diyar bize olmuş, el yavaş-yavaş.
Hanifi OKYAY 10.08.2020 / 11:30
Hanifi OKYAY