Eğitim Sitesi

Bir Ateş Yak Şiiri

Bir Ateş Yak

Içimde bir ateş yak
Ne varsa getireyim yanması gereken
Madem ki gözlerin çakmak çakmak
Içimde bir ateş yak
Dumanı simsiyah

Tanrı misafirisin hep bana
Sırtımda gurbetimi taşırken
Birde parca parça sen
Saçının kokusu sinmiş ellerime
Bir infaz çizen kaderime
Hiç soğumayan
Daima sıcak
Hiç beklenmeyen bir anda aniden
Şakaklarıma sıkacak

Bir ateş yak yangın gözlerinle
Külüm kalırsa utanmalıyım
Madem ki sözlerin öylesineydi
Gözlerin tuzak
Bütün dizeler ölü şimdi
Duranda yansın içimde seferide
Avuçlarımdan dökülsün dualarım
Titreyen bir şafak kalsın geride

Murat Halıcı

Murat HALICI Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Murat HALICI Şiirleri:

Lara (mona Roza Şiirine Naziredir)

(Çok değeri üstad Sezai Karakoç 'un Mona Roza şiirine naziredir.)

Yağmurlar pusmuş hep, bulutlar ürkek
Bozgundalar sanki bütün mevsimler
Boynu bükük güller şimdi gidecek
Başladı yeniden yoz merasimler
Yağmurlar pusmuş hep, bulutlar ürkek

Öz suyunu ağlar yeniden güller
Hüznün gölgesi de bize emanet
Zamanı bölen bu şımarık ziller
Ölüyüm, gerekmez,bana merhamet
Öz suyunu ağlar yeniden guller

Gözlerinde boğdum Lara dünyayı
Bu hesabım inan mahşere kalmaz
Neye kurban ettik biz bu hülyayı?
Neden sorular hiç karşılık bulmaz?
Gözlerinde boğdum Lara dünyayı

Ellerin sanki bir kördüğüm gibi
Ellerin merhamet, ellerin idam
Her şey gözlerinde gördüğüm gibi
Gözlerin helalim, gözlerin haram
Ellerin sanki bir kördüğüm gibi

Kendimi bıraktım kaç kirli yüzde
Cılız bir tohumum kendine tutsak
Gölgeler oynaşır sırlı bir sözde
Sevdama namahrem hayata tuzak
Kendimi bıraktım kaç kirli yüzde

Gizlerini örter her bakış Lara
Sessiz bir göç başlar düş ötesine
Umutlar sığınır çok uzaklara
Bir serap çizdik biz çöl ortasına
Gizlerini örter her bakış Lara

Neden gizleniyor hep bizden hayat ?
Hadi şarkımızı söyle yeniden
Kapanmış yarayı yeniden kanat
Yaşadığımızı görelim birden
Neden gizleniyor hep bizden hayat?

Murat Halıcı

Murat HALICI

İnanın Az Önce Bendim

Sessizlikle rendeleniyor düşüncelerim
Bazıları koltuk altına girmiş bakışlarımın
Bir seferden dönmüş bazıları
Hepsi yorgun çoğu yaralı
Gece neyi gizlemiş ki onları gizlesin
Karanlık da yoğuramadı
Az önce burdaydım oysa
Şimdi kırık bir desteyim
Bir yol iki yanı şarampol
Menzili paradoks
Etap etap zamanın süprüntüsü halının altına
İnanın buradaydım az önce
Gülümsememe bakmıştım aynada
Tepemin üstünde uçan bir sinek bile vardı
Camdan dışarı sonra
Bir yanım aşağı atlamıştı düşüyordu
Bakışlarım yağmur damlalarını toplamıştı avuçlarında
Bir fincan takımı gibi vitrine sıralamıştım planlarımı
Siz ne kadar şu an sizseniz bayım
Şehir nasıl aynı şehirse şu an
Hem bakın ıslanmış güvercinlerde vardı karşı çatının altında
İnanın ben o kadar bendim
İnanmıyorsanız bakın
Hala aynı melodi nabızlarımda
Ses tellerime takılmış Sonbahar rüzgarı
Hala suskun gözbebeklerim

Murat Halıcı

Murat HALICI

Göçecek Yer Kalmadı

Benden sana bir veda çıkmaz
Bakışlarından öpemediysem ve yanaşamadıysam gülümsemelerinin kıyısına
Başın hiç yük olmamıştı omuzlarıma
Hem eşiğimde zakkumlar ekili
Reyhanlar seremem ayaklarına
Vaatlerimin ömrü şafağa kadar
Vurgun yiyebilirim her an basılabilir iyi niyetlerim
Bir kör bıçak zaman nefesimde kıyam
Nefesim dağları tartan pamuk ipliği
Göçecek yer kalmadı kendimizde
Damarlarım bir yangını bir duayı taşıyor
Bir savaşa müebbetim üstelik bir yanımda bana saldırıyor
Bir savaş ki ne öldüm ne kaldım
Kılıcımla yontuyorum kendimi
Erteliyorum kekik kokulu saçlarına
Sözlerin içilecek kadar duru olsun yeter ki
Ellerin kelepçelesin beni hayata
Şu tepenin ötesi ebemkuşağı
Çılgın bir rüzgar koşturup duruyor vadide
Terkisine atla kalbimin
Buralarda göçecek yer kalmadı

Murat Halıcı

Murat HALICI

Bir Ateş Yak Şiiri