ceyda güzel ama hiçbir şiir NECİP FAZIL KISAKÜREK'in şiirlerinden daha iyisi olamaz 2015-05-10
Beklemek
Sarıcadüzü'nde bir yığın toprak
Sulanır her sabah göz yaşlarımda
Mihriban,Mihriban uyan da bir bak
Hasret düğüm düğüm ak saçlarımda...
***
Ardıçlı dağlarda gene ay doğar
Akasya gölgeleri delik deşik
Bir pınar ağlar akşamdan sabaha dek
Yapraklar sallanır,ışıklar söner...
Büyüdükçe büyür içimde bir dert
Beklemek...
Abdurrahim KARAKOÇ Şiirleri
Yazılan son 6 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 6 yorum yazılmış.
Benzer Abdurrahim KARAKOÇ Şiirleri:
Kalkarım her sabah kötü bir günde
Yüreğim zindanda sevgim sürgünde
***
Engeller yol vermez gelemem oğul!
***
Taşırım başımda başı boşları
Konuşur karşımda mezar taşları
***
Diriler dil vermez,bilemem oğul!
***
Tecellim çiledir çeker giderim
Gözyaşı selinde akar giderim
***
Dostlarım el vermez kalamam oğul!
***
Hasretim göl göldür hicranım nehir
Toprağım kor ateş havam som zehir
***
Arılar bal vermez alamam oğul!
***
Ben aşka koşarım aşk beni vurur
Yaklaştığım deniz içimde kurur
***
Bahçeler gül vermez gülemem oğul!
***
Bayramlar kurşundur canımda kalır
Yazdığım tebrikler yanımda kalır
***
Postacı pul vermez salamam oğul!
Abdurrahim KARAKOÇ
Ter kokuyordu Çukurova tarlaları,
Irgat Türküleri duyuluyordu uzaktan;
Ekin biçiyordu yalınayaklı köy kızları
Elleri kabarıyordu oraktan
Gökbelen dağlarına yağmur yağıyordu;
Yetimler mahallesinde bir çocuk ağlıyordu
Kan kokuyordu doğunun çimenli yaylaları;
Silah sesleri geliyordu Şırnak'tan
Oğulsuz koymuşlardı ak saçlı anaları;
Tütünler tedirgin olmuştu ocaktan
Cilo dağlarında kamalaklar üşüyordu;
Garipler köyünde bir gelin düşünüyordu
Yosun kokuyordu Karadeniz'in mavnaları;
Oynak havalar dökülüyordu parmaktan
Buz gibi bir soğuk biçiyordu baharı;
Dal boylu gençler gidiyordu bıçaktan
Ilgaz dağlarında kurtlar uluyordu
Bekarlar kahvesinde bir adam uyuyordu
Şehvet kokuyordu Ege'nin bereketli ovaları;
Körpe bedenler soyuluyordu ahlaktan
Tedirgin etmişlerdi bizim havaları;
Yadırgı sesler geliyordu plaktan
Çatalkaya dağında kartallar dönüyordu;
Bir nesil yaşıyor, bir tarih ölüyordu.
Abdurrahim KARAKOÇ
Görmediğim bir bambaşka durum var
Sizin şehrin kızlarında savcı bey.
Yaklaşanı ta yürekten vururlar
Kan kokuyor gözlerinde savcı bey.
Gayeleri gönül kırmak dal gibi
Bakışları çifte favül bal gibi
Ülkeler fethetmiş bir kral gibi
Gurur dolu pozlarında savcı bey.
Kaş yaparken, göz çıkarır elleri;
Çok silahtan tesirlidir dilleri
Hayret ettim, bir tuhaf ki halleri
Poyraz eser yüzlerinde savcı bey
Derviş olup çıktım tığsız, tebersiz
İlk görüşte avladılar habersiz
Pişirdiler beni tuzsuz, bibersiz
Kebap oldum közlerinde savcı bey
Bölüştüler gönlüm ile aklımı
Davacıyım, ara benim hakkımı...
Bir yol göster, haklı mıyım, haksız mı?
Yorulmayın izlerinde savcı bey.
Abdurrahim KARAKOÇ