Eğitim Sitesi

Bayrak Ve Sultan Şiiri

Bayrak Ve Sultan

BAKTIM, RENK YAĞARKEN AKŞAM ÜZERİ,

HER ŞEY ÖLÜ YÜZDE DÜZGÜN VE BOYA.

NESİ VARSA YOKSA BU HARAP DÜNYA,

BİR BÜYÜK HAYALİN SADE BENZERİ...



HER ŞEY BİR GÖLGECİK O GÖRÜNMEZDEN,

VİSAL BAŞLAYINCA ÖLÜYOR VİSAL.

VATAN BİR HATIRA, KADIN BİR MİSAL;

SEN ULAŞMAYA BAK, SONSUZA, TEZDEN!



EY İNSAN, SIĞDIĞIN ÇİZGİDEN UTAN!

BAŞLANGIÇ NOKTASI, BİR DE SON DURAK.

HER ZERRECİK ONDAN ARMA VE BAYRAK;

BAYRAKLAR TOPLUMA, BANA DA SULTAN...

Necip Fazıl KISAKÜREK Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Necip Fazıl KISAKÜREK Şiirleri:

Zindandan Mehmed'e Mektup

ZİNDAN İKİ HECE, MEHMED'İM LAFTA!

BABA KATİLİYLE BABAN BİR SAFTA!

BİRDE, GERİ ADAM, BOYNUNDA YAFTA...

HALİMİ DÜŞÜNÜP YANMA MEHMED'İM!

KAVUŞMAK MI?.. BELKİ... DAHA ÖLMEDİM!



AVLU... BİR UZUN YOL... TUĞLA DÖŞELİ,

KIRMIZI TUĞLALAR ALTI KÖŞELİ.

BU YOL DA TUTUKTUR HAPSE DÜŞELİ...

GİT VE GEL... YÜZ ADIM... BİN YILLIK KONAK.

NE AYAK DAYANIR BUNA, NE TIRNAK!



BİR ALEM Kİ, GÖKLER BORU İÇİNDE!

AKIL, OLMAZLARIN ZORU İÇİNDE.

ÜSTÜSTE SORULAR SORU İÇİNDE:

DÜŞÜN MÜ, KONUŞ MU, SUS MU, UNUT MU?

BURADAN İNSAN MI ÇIKAR, TABUT MU?



BİR İDAMLIK ALİ VARDI, ASILDI;

KAYDINI DÜŞTÜLER, MÜHÜR BASILDI.

GEÇTİ GİTTİ, BİRKAÇ GÜNLÜK FASILDI.

ONDAN KALAN, BOYNU BÜKÜK BİR SEFİL;

BAHÇEYE DİKTİĞİ ÜÇ BEŞ KARANFİL...



MÜDÜR BEY DERT DİNLER, BUGÜN "MARUZAT"!

ÇATIK KAŞ.. HÜKÜMET DEDİKLERİ ZAT...

BENİ ALLAH TUTMUŞ, KİM EDER AZAT?

ANLAMAZ; YAZISIZ, PULSUZ, DİLEKÇEM...

ANLAMAZ; RUHUMA GEÇTİ BİLEKÇEM!



SAAT BEŞ DEDİ Mİ, BİR YIRTICI ZİL;

SAYIM VAR, MALTADA HİZAYA DİZİL!

TEK YEKÜN İÇİNDE YAZIL VE ÇİZİL!

İNSANLAR ZİNDANDA BİRER KEMMİYET;

URBALARLA KEMİK, MİNTANLARLA ET.



SOMURTMUŞ Kİ BIÇAK, NARA Kİ TOKAT;

ZİFT DOLU GÖZLERDE KARANLIK KAT KAT...

YALNIZ SECCADEMİN YÜZÜNDE ŞEFKAT;

BENİ KİMSECİKLER OKŞAMAZ MADEM;

ÖP BENİ ALNIMDAN, SEN ÖP SECCADEM!



ÇAYCI, GETİR, İLAÇ KOKULU ÇAYDAN!

DAKİKA DÜŞELİM, SENELİK PAYDAN!

ZİNDANDA DAKİKA FARKSIZDIR AYDAN.

KARIŞTIR ÇAYINI ZAMAN ERİSİ;

KÖPÜK KÖPÜK, DUMAN DUMAN ERİSİN;



PEYKELER, DUVARA MIHLI PEYKELER;

DUVARDA, BAŞLARDAN, YAĞLI LEKELER,

GÖMÜLMÜŞ DUVARA, BAŞ BAŞ GÖLGELER...

DUVAR, KATİL DUVAR, YOLUMU BİÇTİN!

KANLA DOLU SÜNGER... BEYNİMİ İÇTİN!



SÜKUT... KIVRIM KIVRIM UZAKLIK UZAR;

TEK NOKTA SEÇEMEZ DÜNYADAN NAZAR.

YERİNDE Mİ ACEP, ÖLÜ VE MEZAR?

YERYÜZÜ BOŞALDI, HABERSİZ MİYİZ?

GÜNEŞE GÖÇ VAR DA, KALAN BİZ MİYİZ?



SES DEMİR, SU DEMİR VE EKMEK DEMİR...

İSTERSEN DEMİRDE MUHALİ KEMİR,

NE GELİR Kİ ELDEN, KADER BU, EMİR...

GARİP PENCERECİK, KÜÇÜK DARACIK;

DÜNYAYA KAPALI, ALLAHA AÇIK.



DUA, DUA, ELLER KARINCALANMIŞ;

YILDIZLAR AVUÇTA, GÖK PARÇALANMIŞ...

GÖZYAŞI BİR TARLA, HEP YONCALANMIŞ...

BİR SOLUK, BİR TÜTSÜ, BİR UÇAN BUĞU;

İPLİK Kİ, İNCECİK, ÖRER BOŞLUĞU.



ANA RAHMİ ZAHİR, ŞU BİZİM KOĞUŞ;

KARANLIĞINDA NUR, YENİDEN DOĞUŞ...

SESLER DUYMAKTAYIM: DAVRAN VE BOĞUŞ!

SEN BİR DEVSİN, YÜKÜ AĞIRDIR DEVİN!

KALK AYAĞA, DİMDİK DOĞRUL VE SEVİN!



MEHMED'İM, SEVİNİN, BAŞLAR YÜKSEKTE!

ÖLSEK DE SEVİNİN, EVE DÖNSEK DE!

SANMA BU TEKERLEK KALIR TÜMSEKTE!

YARIN, ELBET BİZİM, ELBET BİZİMDİR!

GÜN DOĞMUŞ, GÜN BATMIŞ, EBED BİZİMDİR!


Necip Fazıl KISAKÜREK

Peygamber

Sen, fikir kadar güzel;

Ve tek, birden daha tek!

Itrını süzmüş ezel;

Bal sensin, varlık petek.



Sensin ölüme hisar;

Bakisi hep inkisar...

Sar bizi, çepeçevre sar,

Rahmet rüzgârı etek!

Necip Fazıl KISAKÜREK

Canım İstanbul

Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;

Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.

İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;

O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.

Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;

Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.

Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,

Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.

İstanbul benim canım;

Vatanım da vatanım...

İstanbul,

İstanbul...

Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;

Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...

Bulutta şaha kalkmış Fatih`ten kalma kır at;

Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...

Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;

Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare?..

Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;

Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet...

O manayı bul da bul!

İlle İstanbul`da bul!.

İstanbul,

İstanbul...

Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;

Çamlıca`da, yerdedir göklerin derinliği.

Oynak sular yalının alt katına misafir;

Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.

Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar,

Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...

Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?

Cumbalı odalarda inletir "Katibim"i...

Kadını keskin bıçak,

Taze kan gibi sıcak.

İstanbul,

İstanbul...

Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!

Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler....

Eyüp öksüz, Kadıkoy süslü, Moda kurumlu,

Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu.

Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından

Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından.

Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;

Güleni şoyle dursun, ağlayanı bahtiyar...

Gecesi sünbül kokan

Türkçesi bülbül kokan,

İstanbul,

İstanbul…



Necip Fazıl KISAKÜREK


Necip Fazıl KISAKÜREK

Bayrak Ve Sultan Şiiri