Bakış
Suskun bakışların perçemindeyim,
Ben rüzgâra emredebilir miyim?
Rüzgâr gibi esti geçti gözleri,
Hoşça, umut dolu, narin elleri.
Hoyrat poyrazlardaki haylazımsın,
Güvercinin sevgi kanadındasın.
Aşkta, sevgide, düşlerde saklısın,
Sen! Kıştan kalan son baharımsın.
Huzur olsa gerek aşka adanış,
Dilimde tatlı nameli yalvarış.
Kıtaların bittiği son noktada,
Yelken açtım senle; umuda, aşka…
Hüseyin Üsame Koz
Hüseyin Üsame KOZ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Bakış
Suskun bakışların perçemindeyim,
Ben rüzgâra emredebilir miyim?
Rüzgâr gibi esti geçti gözleri,
Hoşça, umut dolu, narin elleri.
Hoyrat poyrazlardaki haylazımsın,
Güvercinin sevgi kanadındasın.
Aşkta, sevgide, düşlerde saklısın,
Sen! Kıştan kalan son baharımsın.
Huzur olsa gerek aşka adanış,
Dilimde tatlı nameli yalvarış.
Kıtaların bittiği son noktada,
Yelken açtım senle; umuda, aşka…
Hüseyin Üsame Koz
Hüseyin Üsame KOZ
Sen Vardın
Hırçın duvarların nabzına sakladım seni
Yorgunken, onlara merhameti öğret diye
Kirlenmiş köhne gözlere yasakladım seni
Her saniye düşen yağmurlar sana hediye!
Gül bahçelerimin şah damarında akan kan!
Nehirlere nasıl çağlanacağını öğret
Sen ki; şu gönül bağıma uzaklardan bakan
Bülbüllere nasıl ağlanacağını öğret
Görüp duyduğum her noktada beliren sessin!
Yürüdüğüm toprak artık sensizlikle doldu
Kıpkızıl akşamlarda soluduğum nefessin!
Yalnızlığa yenik düşen gönül kuşum soldu
Hüseyin Üsame KOZ
Hüseyin Üsame KOZ
Zaman
Mavinin içine gizledi gözlerim,
Zamanlardan artan hırçın vakitleri.
Dilinde düşük bir beste sezmekteyim,
Hatırlatır ruhsuz olan ayinleri.
Bir demet; narin ve hoş kokulu çiçek,
Bir bakarsın ki tozpembe, yeşil, beyaz.
Sizlerden aşk şarabını kim içecek?
Bir film şeridi oldu aşk; siyah, beyaz…
Dur ey zaman! İlerleme biraz yavaş,
Sende değil, gelecekte asıl savaş.
Ne bu acele? Nedendir ki bu nefret?
Nerede o nurdan, aydınlık merhamet?
Hüseyin Üsame KOZ
Hüseyin Üsame KOZ