Ay Çıkmış Geceden
Ay çıkmış geceden, geceden.
Yar giymiş inceden, inceden.
Sevdam, kelimeden, heceden.
Hilal kaşlı yare doyulur mu?
Ay ışığı vurmuş yüzüne.
Aksi yansımış çift gözüne.
Yar güvenirim tek sözüne.
Kalem kaşlı yare doyulur mu?
Ay buluta saklanmış durur.
Yarim orda öylece durur.
Aşkı yaşamayan, uydurur.
Güzel gözlü yare doyulur mu?
Mesut Yüksel
Mesut YÜKSEL Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
İstanbul'u Şiirde Resmetmek
Oturuyorum sahilde, izliyorum boğazı.
Ey aşkı İstanbul!, ömrünce çekerim, bu nazı.
Eşsiz bir tablo izliyorum, bak burada sanki.
Bu şehrin, kışlarından, daha güzel olur yazı.
Bir ressam tualini, sanki maviye boyamış.
Vapurları, gemileri, nakış nakış oyalamış.
Orda var Kadıköy, Üsküdar sahili, Kalamış.
Ressam bu resimde, ifadeyi, bak yakalamış.
Kız kulesi, Galata kulesi, tüm kuleler var.
Sahildeki, bütün eski köşkler ve yalılar var.
Osmanlı'dan gelen, nefis, tarihi saraylar var.
Atalardan bize yadigar kalan, hisarlar var.
Bu şehri anlatmak için, derin yaşamak gerek.
Derin yaşamak ki; hem öyle, içten, çok severek.
Anlaşılmaz bu şehir, asla onu terk ederek.
İstanbul aşkı için, gerçek seven, yürek gerek.
Mesut Yüksel
Mesut YÜKSEL
Çoban
Bu dağlarda bir çobanım.
Gurbet elde bir yabanım.
Yar yok diye içlenenim
Kırıldı kolum kanadım.
Kuzular meleşir durur.
Ham meyva dalında kurur.
Uzun yollardan yürüdüm.
Kırıldı kolum kanadım.
Ben garip bir çobanım.
Dertli çalar hep kavalım.
Bu dağ başında kalanım.
Kırıldı kolum kanadım.
Mesut YÜKSEL
Mesut YÜKSEL
Kıyamet
Ne din kaldı, ne de ahlak.
Bakma öyle ablak, ablak.
Helak olacağız, helak.
Kaldık ortada, cas cavlak.
İnsanlar, hepten azıttı.
Gör, bir çoğu da sapıttı.
Ahlak, kapıyı kapattı.
Ve kıyamet, geldi çattı.
Bak, günahlarda boğulduk.
Kötülük ile yoğrulduk.
İyilikleri, unuttuk.
Kalperimizi kuruttuk.
Vereceğiz ince hesap.
Olamazsın orda musap.
İster koyun, ister Kasap.
İyilik ölçüsüdür nisap.
M.Y.
Mesut YÜKSEL