büşra hakkatn cok manalı ve cok hoş bi şiir 2009-02-08
Akıl Karaya Vurdu
Yürüyen heykellerle aynı müzedeyim ben
Konuşan mumyaları,kimden söz edeyim ben
Fikren işkencedeyim,ruhen cezadayım ben
***
Korkaklığın sukutu kol geziyor her yerde
Sanki tek başımayım tek kişilik mahşerde
***
Putların gölgesinde dans eder akbabalar
Söz sokakta dolaşır öz zindanda çabalar
Atılan ucuz tafra selamlar merhabalar
***
En temiz topraklara gül eksem mantar biter
Yollar sırat köprüsü,durmak düşmekten beter
***
Kaybettim mesafeyi zamandan uzaklaştım
Sevgi diye sarıldım,isyanla kucaklaştım
Ne kendimden kurtuldum,ne kendime yaklaştım
***
Toprağın üstü mezar,zevke dalmış ölüler
Can sıkmaya yetiyor canlı kalmış ölüler
***
Fuhuş yuvası sanki en görkemli binalar
Çamur evlat doğurur taş yürekli analar
Resmen hak tevzi eder hakkı boğan canavar
***
Koşanlar,yarışanlar... dehşet ötesi dehşet
Akıl karaya vurdu,gırtlağı geçti vahşet
***
Meydanlar tıklım tıklım,caddeler salkım saçak
Kölelik histerisi yayılmış köşe bucak
Elli tane hokkabaz,elli milyon oyuncak
***
Müdür ve müdüriçe müzenin bekçileri
Aferine çalışır düzenin bekçileri
***
Mülkü kazanan ayrı,tasarruf eden ayrı
Hisseler neden farklı,hak hukuk neden ayrı
Hasta yaşar deniyor,baş ile beden ayrı
***
Mantık yürütmek yasak,itiraz eylemek suç
Neşe,eğlence cinnet... yatıp uyumak korkunç
***
Güvenmek aldanmaktır... ölçü-tartı izafi
Mert-namert,güzel-çirkin,eksi-artı izafi
Çoğunluğun cebinde kimlik kartı izafi
***
Kim kimdir?kim kim değil? Anlamak ve bilmek zor
Oynanan komediye gül diyorlar,gülmek zor
***
Figüran heykeller var kül tablası boyunda
Yediyüz göbek atar dakikalık oyunda
İşlenen her günaha kurtta ortak koyunda
***
Kalmışım ara yerde tozdayım dumandayım
Kirli bir mekandayım,iğrenç bir zamandayım...
Abdurrahim KARAKOÇ Şiirleri
Yazılan son 2 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 2 yorum yazılmış.
Benzer Abdurrahim KARAKOÇ Şiirleri:
Doktorsuz,ilaçsız bir dağ köyünde
Siz sancı ne bilebilir misiniz?
Yirmi beş yaşında bayram gününde
Siz açlıktan ölebilir misiniz?
***
Boz ekmeğe katık edip soğanı,
Ve içerek üzerinden ayranı,
Temmuz ortasında öğle zamanı
Siz mercimek yolabilir misiniz?
***
Okunurken şu mübarek ezanlar,
Kelle çekip İslamlığa kızanlar,
Ey haksızlık kitabını yazanlar
Siz hak nerde bulabilir misiniz?
***
Size göre,mezar yokluk kapısı;
Bize göre ebedilik tapusu
Öte dursun sebeplerin hepisi;
Siz ölürken gülebilir misiniz?
***
Üstümüzde bulut bir öfke,bir kin;
Görmedik şavkını tekniğin,ilmin,
Ezildik altında baskının,zulmün;
Siz... çağırsak gelebilir misiniz?
Abdurrahim KARAKOÇ
Giden bayramlardan almadık bir tat
Gardaş bu senenin bayramı nasıl?
Şenay'larda bayram her gün,her saat
Elif'in Döne'nin bayramı nasıl?
İçinde boğulduk derdin acının
Uykusu bitmedi şeyhin,hacının
Üç gardaşı şehit veren bacımın
Oğulsuz ananın bayramı nasıl?
Neşe topuğumda, elem boynumda
Sen çoğunu anla, ben az deyim de
Kim öldü,kim kaldı garip köyümde
Ya bizim hanenin bayramı nasıl?
Dert deşmek değildir gayem niyetim
Düşündükçe sızlar kemiğim etim
Gelini dul kalmış,torunu yetim
Ak saçlı ninenin bayramı nasıl?
Hangi eller sürer suçluyu suça
Güdümlü başların destesi kaça
Kimler zorlanıyor gönülsüz göçe
Bos kalan binanın bayramı nasıl?
İşkence altında ezilen canlar
Masum yiğitlerle dolu zindanlar
Ses verin mezardan ulu sultanlar
Yusuf’un Kenan’ın bayramı nasıl?
Bizden sandığımız bize yabancı
Görünen simalar göze yabancı
Kabukta bayram var, öze yabancı
Söyleyin mananın bayramı nasıl?
Sabahtan haber yok,ufuklar kara
Semerkant kan ağlar, yanar Buhara
Keşmir,Kabil,Kerkük hasret bahara
Kudüs'ün,Sina'nın bayramı nasıl?
Ayşe’nin bayramı gözyaşı,firak
Sultan’ı derdiyle bas basa bırak
Sormadan geçemem etmişim merak
Nükhet'in,Nana'nın bayramı nasıl?
Mücahid maddeye yapar akını
Devrimci soygundan tutar yükünü
Biz toprağa verdik Hikmet Tekin'i
Katil'in Zana'nın bayramı nasıl?
Doğduğundan beri çamlar deviren
Ekranda iftira,yalan savuran
Salyası, ülkeyi göle çeviren
Boynuzlu dananın bayramı nasıl?
Abdurrahim KARAKOÇ
Ya Rab, bu hasrete can dayanmıyor
Zaman kısa ben yorgunum yol uzun
Her adımda bir engel var salmıyor
Zaman kısa bin yorgunum yol uzun
Mümkün mü bu yolda maksuda ermek
Mümkün mü sılada dost yüzün görmek?
Aşıka ar gelir geriye dönmek
Zaman kısa ben yorgunum yol uzun
Çekilmez bir selek vurdun arkama
Şaşırdım yollarda kaldım aksama
Umudum her zaman bakidir amma
Zaman kısa ben yorgunum yol uzun
Sevip sevilmemek varsa kaderde
Hangi doktor ilaç verir bu derde?
Hastayım susuzum gurbet illerde
Zaman kısa ben yorgunum yol uzun
Ey hanlar halkeden Hancı Hancı!
Bir yudum askınla doğdu bu sancı
Ey fakir ekmeği Mümin inancı!
Zaman kısa ben yorgunum yol uzun.
Abdurrahim KARAKOÇ