Ağıt
-53 yıllık arkadaşımdı o-
Yüreğime figan düştü kardaşım
Sebat ile anıyorum, olmadı.
Ağrılı sol yanım, telaşlı başım
Sen gelirsin sanıyorum, olmadı.
Sen gittin ayazın rengi solmadı
Dolular boş kaldı, boşlar dolmadı
Olmadı be dostum bu son olmadı
Talihini kınıyorum, olmadı.
Mızraptan telden mi çalamadığın
Muhannet kuldan mı olamadığın
Dönülmez yoldan mı gelemediğin.
Ateş alaz yanıyorum, olmadı.
10 Mart 2006 s.18. 30
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Deyişme L (İncinir)
Kaleli;
Gönül köşesinin bir tarafına
Koymasam incinir, koysam incinir
Sözü derim, sığınırım affına
Saymasam incinir, saysam incinir.
Zemheri;
Gönül köşenizin uygun yerine
Sığınırım inmem fazla derine
Ilıman yer yeter kul Ay_ser’ine
Sarmasan üşürüm, sarsan üşürüm.
Kaleli,
Nere gitsem bu sultanın elinden
Almak için çok uğraştım ilinde
Kurtulamam güllü geven dilinden
Duymasam incinir, duysam incinir.
Zemheri;
Gideceğin o yer gönül hanemdir
Belki geri duruş boş bahanemdir
Senden geliyorsa, en şahanemdir
Sarmasan üşürüm, sarsan üşürüm.
Kaleli;
Bilen iner serzenişin köküne
Gel de dayan zemherinin yüküne
Bana göre muhannetin tekine
Uymasam incinir, uysam incinir.
Zemheri;
Yüküm ağır değil incitmez canı
Bu can incitemez, içten canânı
Hele içten içe sevda yananı
Sarmasan üşürüm, sarsan üşürüm.
Kaleli;
Beni ne anlasın yılan, çıyanlar
Gönlümü gönüllü olanlar anlar
Kaleliyi bağışlasın duyanlar
Caymasam incinir, caysam incinir.
Zemheri;
Gönlüne gönüllü kılavuz olsam
Ta şah damarının içine dolsam
Zemheri gülüyüm, açmadan solsam
Sarmasan üşürüm, sarsan üşürüm.
NOT: Bu bir ortak çalışmadır.
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Öyle Ya
Zaman ki ne zaman, nasıl edersin
Kendiyle kavgalı olsun öyle ya!
Günahlar onunsa kime ne dersin
Akılı obadan alsın öyle ya!
Tanrı dağlarından inmiştir düze
Hoyrat bakışlarda gelmiştir göze
Sevda ki ne sevda olmuştur bize
Koy ver sevdalara salsın öyle ya!
Gözlerin içine saplansa da ok
Atarda tutanda, boşboğazlık çok.
Erler şehit olur haberleri yok
Bu düzen yıkılsın, solsun öyle ya!
Bacılar, kardeşler seslenin hele
Seslenin de nefes gitmesin yele
Bilin, biraz sonra kopar velvele
Söz ki düğüm düğüm dolsun öyle ya!
Siz dursanız bile gönlünüz durmaz
Gönlünüzde sen-ben, ikilik vurmaz
Gönül şüpheliyse cennete varmaz
“Git” de belasını bulsun öyle ya!
Yaşı kemalini bulduğu zaman
Hayali karlı dağ, umudu duman
Bilirdi ki kardeş, el olduğu an
Saçını başını yolsun öyle ya!
Sevgiyi nakşeder sözün, işlerin
Taşımak zor gelir yağar taşların
Deme ki “nedendir”? Gözde yaşların
Ağlamışım işte, n’olsun öyle ya!
Görülen şu gayret, görülen heves
Şairin şiirdir aldığı nefes
İster doluyla yağ, ister rüzgâr, es
Sen de benim gibi kulsun öyle ya!
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Gülçiçek...
Selam karaltında bu imiş hüküm.
Selamımı beğenirsen al işte.
Dünden daha ağır bugünkü yüküm
Ben sormadan cevabını sal işte!
Meşveret kur kirişteki ok gibi
Duygu olsun maslaktaki ak gibi
Yakacaksa yaksın seni hak gibi
Nihayeti sunduğumuz bal işte!
Bu ne hal ki yaratana götürmez
Hangi yük ki beni yiyip bitirmez
Bir sevda ki kulu hakta yitirmez
Biraz düşün Ummanlara dal işte!
Nasibi ne ise bulduğun odur,
Alnındaki yazı olduğun odur
Kısmetin ne ise dolduğun odur
İstiyorsan bu minvalde kal işte!
Kızı babasına kulak asmaz mı?
Asmazsa babası kıza küsmez mi?
Meltem olan serin serin esmez mi?
Sözümdeki inceliği bul işte!
Aldanma sakın ha dünya demine
Hata yapar düşürmez mi yemine?
Gönlünü bağla sen ehl-i emine
Hak üzere olanlardan ol işte!
Gaflette döner mi zulmetler nura
Gönülsüzüm söyletmeyin bu sıra
Niyet Beytullah'sa, hedefse Hıra
Gönül sende, gözde senin, yol işte!
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ