FURKAN GÜZEL ama çok uzunn 2016-09-26
Atatürk Okulu Şiiri | Ahmet ALTÜMSEK
Atatürk Okulu
Bizim evin karısında bir okul
Adı Atatürk okulu.
Sabah, akşam çocuklar gider, gelir
Yürekleri Atatürk sevgisi dolu.
Bu çocukların her biri
Görmemiş ömründe Atatürk'ü.
Kimdir Atatürk, ne yapmış
Bilirler, kurtardığını yurdu.
Her sabah dersliklerde
Ant içerler Atatürk'ün resmine karşı.
"Türk'ün, doğruyum, çalışkanım" derken
Okşar çocukları Atatürk'ün bakışı.
Okulun en güzel yerinde bir köşe
Atatürk köşesi.
Tarih dersi verir çocuklara
Atatürk, örnek kendisi.
Her gün sabahtan akşama dek
Beş yıl bir okul süresi,
Kaç kuşak okusa bu okulda
Atatürk başöğretmeni.
Öğretir sevmeyi yurdu
Cumhuriyeti korumayı.
Yüceltmek için ulusu
Çalışmayı el ele yaşamayı.
Bizim evin karşısında bir okul
Adı Atatürk okulu.
Ne var ki Atatürk çocuğu bütün çocuklar
Bütün okullar Atatürk okulu.
Ahmet ALTÜMSEK
çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri
Atatürk Okulu Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Atatürk Okulu Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 17 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 17 yorum yazılmış.
Benzer Atatürk Şiirleri
Unutulmayacak En Güzel İnsan
Memleket,memleket dolaştın...
Kapı, kapı insanlara anlattın.
Cesur yürekliliği,vatanı ve milleti.
Büyük Özlem duymamak elde mi?
Önderlik ettin, güçlüklerle savaştın.
Birlikler oluşturdun, savaşlara katıldın.
Kimsenin yapamayacağı şeyleri yaptın.
Silahı olmayan ülkeden, kutsal bir vatan çıkardın!
Her yerde varsın, sınıfımızda, dışarıda.
Hak etmiştin güzel Ata'm,taşınmayı bayraklarda
Örnek almak istedim.Seni gördüğüm her anda.
Eminim ki, en yürekli lider sensindir bu dünyada!
Çağla Başdinç
Büyük Gaziye
Sen ki hilkat denilen ummanın
En büyük incisisin
O, bu ulvi vatanın talihinin
En güzel yıldızıdır
Bir dehaet ki güneşten yüksek
Ve semavat ile ünsiyeti var
Sen dururken ona gelmez noksan
Kaplıdır toprağı zırhınla senin
Hep rehakar değil ey Gazi
Bu müsellah vatanın sen hem de
Ebedi bekçisisin
Bu mesalip'zede cemiyyete sen
Yeniden bir vatan ettin ihda
Görüyor şevk-i tuluunla senin
Yeni bir iyd-i zafer İstanbul
Kendi asar-ı dehanın belki
Sen de hayretçisisin
Kainatlarda tecelli buyuran
Halik'ın sende o hasiyyeti var
Abdülhak Hamit Tarhan
Abdülhak Hamit Tarhan
Nöbetçi Millet
Yaradan hey Yaradan!
Dört yıl değil bin yıl geçse aradan
Sensin ateş diye kanımızdaki
Sesin ışık diye önümüzdeki!
Ey yanımızdaki
Beş on mermere, bir avuç toprağa sığan
Sınırsız mavi umman hey!
Yeni kıyılar bulur, yeni yarlar kazardın
Sen her köpürüp taşmanda;
Her konuşmanda
Milletin alın yazısını yeniden yazardın.
Bakışların inanmayanı ezerdi
Sağ kolun bir tırpana benzerdi:
Başlardı yurt tarlasında düşüncenin hasadı.
Cümlelerin ya örsten kalkardı
Ya çıkardı kından.
Başak saçların sarkardı harman alnından:
Halk, biçilmiş ekin gibi, düşerdi dizlerine.
Milyonlar katılırdı sözlerine
Mıknatısa koşan zerreler gibi.
Köhne kanaatler, köhne küreler gibi
Sözünde çarpışıp düşerdi.
Tam sustuğun gün kıyamet oldu
Tam konuştuğun anlarsa mahşerdi:
Rab, gökte "dinleyin" derdi meleklerine;
Yıldızlar girerdi yeni mahreklerine;
Nehirler kavuşurdu yeni denizlerine:
Halk biçilmiş ekin gibi düşerdi dizlerine.
Şimdi nöbetçi olmak için Anıtkabrine
Tamamlayabilmek için tavafını
Sarmış yalın kılıçlar gibi etrafını
Tutuyor nöbet.
Bu millet:
Bu, vaktiyle ayaklarını ummanlar yalayan
Bu, üç kıtayı atının nallarıyla damgalayan
Bu, Timur'u, Atilla'yı, Oğuz'u
Bu, Yıldırım'ı, Fatih'i, Yavuz'u
Bu, seni yetiştiren ulu millet.
Vakar ve haysiyetle dimdik
Uyanık, tetik
Anıtkabrinde tutuyor nöbet.
Dünya dönüp dolaşıp
Boğazlaşıp dalaşıp
Ergeç ve ancak
Milli misaklarda karar kılacak.
Ey en büyük usta!
Düşünen olmadı bu hususta
Senden evvel ve senden ileri.
İlk müjdeyi, ilk haberi
Senden almıştı cihan
Ta o zamandan
Anlayamadığına yansın.
Sen, dünyanın dönüp dolaşıp geleceği
Uğrunda milyonların seve seve öleceği
En büyük maksat için
Dünyaya ilk karşı koyansın.
Nasıl içimizdeysen bütün varınla
İşte öylece dünya davalarındasın!
O ışık saçların, o alev sözlerinle
O gök gözlerinle sen.
Ey ıssız geceler içinden
Bize eşsiz sabahı getiren!
Ey asırlardır dul bayrağın eşi
Ey geceyarılarımızın güneşi
Ey ışık saçlar
Ey yele kaşlar
Ey çekilmiş hançer bakışlar
Ey fikri döven şakaklar
Ey kalem parmaklar
Ey ay-yıldızlı el
Ey en güzel
Ey en büyük
Ey Atatürk!
Getir dudaklarını bir bir alnımıza koy
Dağlansın ateşinle bu soy.
Oy Atatürk oy...
İrkilmez Ata çocuğu irkilmez:
Zaptedilmez, Atam, zaptedilmez
Biz varken senin hisarının burçları:
Bakışlarımız kılıç uçları
Bekliyoruz devrimini biz.
Çökmeyeceğiz diz
İsterse hayat zehrolsun
İsterse refah kahrolsun
İsterse kurşun düşsün yanımıza belimize
İsterse geçinmek için bir dilim
Kuru ekmek geçmesin elimize.
Halel gelmez bizim ateşimize;
Dünya düşse peşimize
Yer sarsılsa yerinden
Ne senden geçeriz, ne senin eserinden.
Behçet Kemal Çağlar
Behçet Kemal Çağlar
Atamız Ağlamasın
Düşmanlar gülüyor
Dostları nerede
Atatürk ağlıyor
Gaziler uyuyor
Bayramlar nerede
Atatürk ağlıyor
Şehitler küsüyor
Gençleri nerede
Atatürk ağlıyor
Dereler akmıyor
Güneşi nerede
Atatürk ağlıyor
Tabiat kurumuş
Ormanlar nerede
Atatürk ağlıyor
Ekinler kurumuş
Efendi nerede
Atatürk ağlıyor
mehmet kürşat aydın