blblgezginöğrenci123 çok teşekkürler 2021-10-20
Mehmetçiklerim Şiiri | Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmetçiklerim
Hakikatte gönüllü melek gibi şahıslar,
Rab rızası gözeten askerlerimiz onlar...
Rahatça uyuyorsak Mehmetçiklerimizden,
Bol bol geziniyorsak huzur verdiklerinden...
Her biri içimizden Ahmet, Mehmet, Aliler...
Vatan savunmasında dağ kadar yürekliler...
Askerim ey askerim, ey Mehmetçiklerim!
Şahsiyetim, şerefim Rab'be gönüllülerim...
Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmetçiklerim şehitlik konulu şiirler eğitici şiirler okul şiirleri çocuk şiirleri öğrenci şiirleri öğretici şiirler Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmetçiklerim Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Mehmetçiklerim Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.
Benzer Şehitlik Konulu Şiirler
Şehitler Ve Gaziler Haftası
Şehitler ve Gaziler Haftası Şiiri
Şehitlik büyük rütbe gazilikse mertebe,
Hak'ta ve hakikatte ucu uzanır Rab'be...
Bayrak dalgalanacak ve onurlandıracak,
Şehitler ve gaziler Rab'bime vardıracak...
Vatan millet sizlerin biz, minnetle doluyuz,
Sizlerle şerefliyiz biz sizle gururluyuz...
Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmet Tevfik Temiztürk
Sarıkamış Şehitlerine
Ulaştı Yemen'e payitahttan
Padişah fermanı.
Haber redif alaylarını sardı:
Moskof'un kara bulutu sarmış
Sarıkamış semalarını,
Çabucak yetişilecek
Temizlenecek vatan toprakları.
Dikenli güllere veda edip
Bu kez dönülecek Yemen'den,
Başka bir vatan köşesi
Kurtarılacak tez elden.
Elveda Yemen, elveda Sana!
Artık düşman gibi bakma,
Dönüyoruz baksana.
Kader attı bizi 3. orduya;
Göğüs gereceğiz Sarıkamış'ta
Rus'a ve karakışa.
Yetişti Mehmet,
Nefes nefese
Sarıkamış önlerine.
Sarıkamış benzemiyor
Yemen ellerine.
Sana'da yanarken ayaklar,
Sarıkamış'ta buz kesiyor dudaklar.
Yürüdü Mehmet'im, günlerce yürüdü.
Dayanmak gerek bugün namus günü.
Ha gayret! aşılınca üç tepe,
Burun buruna gelinecek,
Moskof askeriyle.
Boğacak Mehmet'im düşmanı
Kışın bile akan teriyle.
Bir tepe aşıldı,
Sıra ikincide.
Sıcaklık onlarca eksi derecede.
Durdu harekât Sarıkamış önlerinde
Ter soğudu, buz oldu,
Yapıştı vücuda katmer katmer,
Dondu ayaklar ölümden beter.
Enver Paşanın ihtirası
Dinmez mi dinmez.
Doksan bin gül soluyor
Sanki bunu bilmez.
Burası kor altında
Çekip gidilmez;
Sarıkamış Yemen oldu
Gidenler gelmez.
Taarruz emri üst üste
Tekrarlandı yeniden:
Alınacak Sarıkamış
Kahpe Rus'un elinden.
Emre itaat namustu,
Mehmet'in yemini.
Öleceğini bile bile
Bir adım atmadı geri.
Hücuma geçtiler üç koldan,
Allahüekber dağlarına.
Bir bir yükselmeye başladılar
Şehitlerin katına.
Seksen bin vatan evladı,
Atamadan tek bir kurşun
Kahpe Moskof'a.
Uyanmamak üzere
Hepsi daldı derin uykuya.
Birden bir ses yankılandı,
Gecenin ıssız karanlığında.
Kerkük'lü bir erin dilinde
Dönüşüverdi Yemen türküsü
S A R I K A M I Ş ' A.
Doğuda güneş yok bu ne tufandır?
Askerde elbise yok bu ne dıramdır,
Sarıkamış kışları ne de yamandır.
Adı Sarıkamış, gülü sararmış,
Giden gelmedi, acep ne varmış?
Burası şarkmış, dağı hep karmış,
Giden gelmedi, acep ne varmış?
Sarıkamış önünde bir sessizlik var.
Bakın üstümüze acep nemiz var?
Yazlık elbiseyle tüfengimiz var.
Adı Sarıkamış, gülü sararmış,
Giden gelmedi, acep ne varmış?
Burası şarkmış, dağı hep karmış,
Giden gelmedi, acep ne varmış?
Ferman gel demişti, koşarak geldik.
Burası kış imiş, bunu bilmedik.
İşte ölüyoruz, yine dönmedik.
Adı Sarıkamış, gülü sararmış,
Giden gelmedi, acep ne varmış?
Burası şarkmış, dağı hep karmış,
Giden gelmedi, acep ne varmış?
Ergül Sırkıntı
Şeyma Döndü DAĞISTANLI
Deyi Ver Ana
Gidiyorum işte menzilim yakın
Vatanım sağolsun deyi ver Ana
Ağıtlar yakıpta üzülme sakın
Vatanım sağolsun deyiver Ana!
Döşünde büyüyen kuzun oldum ya
Hastayken bağrında sızın oldum ya
Al bayrak uğrunda şimdi öldüm ya
Vatanım sağolsun deyiver Ana!
Güneşi perdeler sis ile duman
Dumanı dağıtır şu ahir zaman
Kurbanın olayım, ağlama aman
Vatanım sağolsun deyiver Ana!
Şu şanlı bayrağın arşı bilinir
Hem dostu hem kimler karşı bilinir
İstiklal savaşı, marşı bilinir
Vatanım sağolsun deyiver Ana!
Göktürk geçmişimiz, bu Hak bizimdir!
Dalında tomurcuk yaprak bizimdir
Anadolu denen toprak bizimdir
Vatanım sağolsun deyiver Ana!
Kökü olmaz ise yeşermezmiş dal
Biz toprağa düştük bundan feyiz al
Şad olsun paşamız Mustafa Kemal
Vatanım sağolsun deyiver Ana!
Hürdemi
Nevzat Bayramoğlu
Dumlupınar'da Şehît Asker'în Mezarı Başında
Bu kabarmış toprağa yüzünü sür, kucakla,
Elbette bağı vardır "olmuş"un "olacak"la.
Dudağa değer gibi şimdi alnı her erin,
Bu havada ruhları dolaşır şehitlerin.
Biz, bu kutsî havanın içinde var olmuşuz,
Biz, bununla yoğrulmuş, biz bununla dolmuşuz.
Sâdece döğünmedik "Vatan! İstiklâl!" diye,
Sakarya boylarından çıktık Kocatepe'ye;
Bu yol ki hürriyetin, kurtuluşun yoludur,
Zincirsiz yaşamanın tek çıkar yolu budur.
Bir daha nikaylıydık sevgili hürriyete;
Kahramanlık Tanrı'dan vergidir bu millete...
Bir damla asîl kanda bir mucize saklıdır,
Bu topraklar Türklüğe inanmakta haklıdır.
Akdeniz'e tank gibi koştu bütün kağnılar,
Ey sevgili istiklâl, ey güzel Dumlupınar!
Elbet yiğit olanlar lâyık böyle toprağa;
Selâm şanlı orduya, selâm şanlı bayrağa,
Selâm ey Başkumandan, Mustafa Kemal selâm;
Emânetin yaşıyor, güven, imânımız tam:
Omuzlarımız hisar, başlarımız burç yurda,
Can vermeğe and içtik hepimiz tek uğurda!..
Bir târihten gelinir, bir târihe gidilir;
Yaşamak istiyenler savaşmasını bilir.
Zamanın kahramanlar gelebilir hakkından,
Bize sesler geliyor uzaklardan, yakından.
Duyuldu mu bir kere "-Haydin silâh başına!"
Yeniden girişiriz istiklâl savaşına...
Ödü varsa düşmanın, meydan açık, hazırız:
Bu toprakta biz doğduk, biz yaşadık, biz varız!
Kından sıyrılmış kılıç, top ağzında mermiyiz,
Dumlu çocuklarıyız, hiç yoldan döner miyiz?!
Söz verip baş koymuşuz: İstiklâl bize haktır,
Buna göz diken düşman çıksın, kahrolacaktır!..
Osman ATİLLÂ
Osman ATİLLÂ