Leyla Baykal güzel ve hoş bir şiir 2013-12-09
Harmanda Şiiri | Talip APAYDIN
Harmanda
Yavaş yavaş kurur terim,
Karşımda harmanlarım yığılı,
Açık bağrımda günün huzuru,
Kavruk yüzümle gülümserim.
Siz de duyar mısınız bu zevki?
Dağların gölgesi bu tarafa düşünce,
Sanırım yalnız çalışanlara vergi
Temmuz Akşamlarının şiiri.
Talip APAYDIN
çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri
Harmanda Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Harmanda Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 6 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 6 yorum yazılmış.
Benzer Çiftçilik - Tarım Ürünleriyle İlgili Şiirler
Ekmek
Tahillardan yapılır.
Lezzetine doyulmaz.
Bütün yemeklere arkadaş.
Tadı bin yaşar.
Ondan güzeli olmaz.
Tadına doyulmaz.
Bütün yemeklere arkadaş.
Onsuz yemek olmaz.
Furkan Berk Güneşe.
Ekmek
çiftçi amca buğdayı eker
vakti gelince buğdayı biçer
değirmende un olur buğday
un fırında ekmek olur
ekmeksiz karnımız doymaz
ekmeksiz sofra kurulmaz
emeğine sağlık çitçi amca
sana teşekkür etmesem olmaz
Muhammed Eren Alaca
Toprak Adamı
Toprak Adamı
Nasırlı eller
Açılmış ulu yaradana
Yağmur bekler
Öyle ya
Yağmur
Umuttur
Berekettir
Onun küçük dünyasında
Sonra döner toprağa
İhmal edilmiş
Yorgun
Çorak toprağa
Tüm umudunu eker
Eker de ürün bekler
Bekler toprak adamı
Adeta susturulmuş
Sorsan da bir şey söylemez
Halidir
Aradığın bütün meramı
Diliyle değil
Gözleriyle konuşur
Kendisi açta olsa
Açları doyurur
Doyurur toprak adamı
Hep çalıştı didindi
Ama yine de ezildi
Tutunduğu dal oldu
Tek bir söz
Köylü milletin efendisi
Bu söze layık olmaya çalıştı
Çalıştı toprak adamı
Bugün gönlü boş
Güveni boş
Umudu boş
Kısacası her şey bitti
Ancak bitmedi
Toprak sevgisi
Onun
Evi toprak
Ekmeği toprak
Emeği toprak
Yarın
Toprak ademin omuzlarında
Gideceği yer
Yine toprak
Yine toprak
Ergül Sırkıntı
Şeyma Döndü DAĞISTANLI
Çiftçi Ve Oğullarının
1/:
Bizim köylü yaşlı çiftçinin böğrüne,
Saplanınca dayanılmaz bir ağrı,
Bıraktı babasından kalan karasabanı.
Çözdü yarı yaşlı yorgun atlarını,
Dört çekerli tahta arabasından
Demir dirgen ve tahta yabadan
Elini eteğini çekti
Bizim köylü yaşlı çiftçi
Galiba buradan gidecekti.
2/:
Çevresine çağırdı oğullarını,
Bostan boruk ekili bahçeden,
Üzüm koruk dikili bağdan,
Ve verimsiz çorak tarladan.
Daha durumunu yaban yad duymadan
Gideceğini bu dünyadan.
Vasiyetini söyleyecekti.
3/:
Yaşlı çiftçinin çevresini,
Sarınca izbandut gibi oğulları.
Yükseltti hasta adam cılız sesini,
Usul usul dedi ki: 'Vasiyetim,
Sakın ha bozmayın birliğinizi,
Tıpkı ben ölmemişim gibi.'
Sonra göründü yaşamın dibi
Göçtü bu dünyadan yaşlı çiftçi
Geldiği ilk gün ki gibi.
Ahmet Yozgat
Ahmet Yozgat