Şanlıurfa Dağlarında Şiiri | Halil MANUŞ
Şanlıurfa Dağlarında
Ceylan, Maral kol gezerdi
Şanlıurfa Dağlarında
Güzelleri göz süzerdi
Şanlıurfa Dağlarında
Peygamber çiçeği vardı
Bütün bozkırı sarardı
Gelmez oldu şimdi ardı
Şanlıurfa Dağlarında
Mezopotamya Sümbülü
Halfeti'nin özel gülü
Cennete çevirir çölü
Şanlıurfa Dağlarında
Göçmen Kelaynak kuşları
Birecik'te yuvaları
Meşhur karayılanları
Şanlıurfa Dağlarında
Seni görmeyen gözler kör
Kıymet bilmeyenler nankör
Çizgili sırtlanları gör
Şanlıurfa Dağlarında
Değerini bilen bilir
İlk tapınaktır denilir
Göbeklitepe yükselir
Şanlıurfa Dağlarında
Menengiç hür yaşarken dün
Koruma altında bugün
Terin olsun övündüğün
Şanlıurfa Dağlarında
HALİL MANUŞ / 01 .09.2014
Halil MANUŞ Şanlıurfa Dağlarında şiiri doğa ile ilgili şiirler doğa şiirleri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri amatör kısa şiirler
Şanlıurfa Dağlarında Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Şanlıurfa Dağlarında Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Benzer Doğa İle ilgili Şiirler
Gün Dönümü
Sabah horoz sesiyle uyandım
Aradan biraz geçti zaman
Dışarıya çıktım baktım ufka
Çıkıyordu güneş yavaş yavaş
Gözlerim kamaşıncaya kadar seyrettim
Ve bir zaman sonra girdim içeriye
Aldım elime kağıt kalem
Çizdim güneşin doğuşunu uzunca bir zaman
Güneş yükseldikçe yükseliyordu bayrak gibi
Bir şeyler anlatıyordu anlayana sımsıcak
Aldım elime kağıt kalem
Buraya kadar olan mısraları yazdım
Güneş yükseldi yükseldi tam tepe noktamıza erişti
Koydum kafamı beyaz örtülü yastığa
Uyandım ki vakit ikindi olmuş biraz üşümüş gibiyim
Çıktım dışarıya bahçeye ısındım yaz güneşiyle
Bulunduğum yer şehrin yüksekçe mevkisinde
Yüz metre aşağıdaki boş arazide futbol oynayan çocuklar
Uzun uzun seyrettim güneşin sıcaklığında
Düşündüm çocukluk yıllarımı hey gidi günler hey
Güneş yavaş yavaş batı istikametinde inişte
Dağın yükseltisi gölge ediyordu şehrin yarısını
Ovayıda yavaş yavaş görüyor gibiyim alaca
Girdim içeriye alelacele hemen
Aldım içeride kağıt ile kalemi elime
Düşündüm uyandıktan sonra yaptıklarımı
İki yastık koydum başımın altına
Yazdım buraya kadar olan mısraları
Tekrar çıktım dışarıya bu defa yönüm batıya
Güneş batma noktasında yakaladım gitmeden
Gözden kayboluncaya kadar seyrettim doya doya
Kaldım dışarıda karanlık oluncaya kadar zaman
Girdim içeriye yaktım gece lambasını
Düşündüm yaşadığım otuzyediye varan yıllarımı
Bir günde dahi hissediyor insan yaşadığı bir yılı
Bir ömrü bile hissediyor bir günde insanoğlu
Düşündüm bir gün yaşayan canlıları
Birkaç gün yaşayan böceklerde var
Canlıların tadıyor hepsi ortak hayatı
Kimisi uzun tadıyor kimisi ise kısa
Kapattım bir zaman gece lambasını
Açtım lambanın en fazla aydınlatanını
Aldım kağıt ile kalemimi elime
Nihayete erdirdim şiirimin mısralarını
Fatih Mehmet Karaca
Fatih Mehmet KARACA
Hayat Ne Güzel
Ormanlar ne güzel
Çocuklar bisikletlerle dolaşır
Ormanlar ne güzel
Rüzgar eser,hırkalar giyilir
Irmak Ne Güzel
Hayvanlar su içer
Irmak ne güzel
Neşe içinde çocuklar
Çiçekler çok güzel
Güneş kavuruyor her tarafı
Çiçekler çok güzel
Uçurtmalar uçar
Gökkuşağı çıkar
Hayat ne güzel
Nur Beyhan
Naylonlar Doğamız İçin Tehlikeli
Doğa eritemiyor, adeta zorlanıyor,
Kullanmamak gerekir, toprak zarar görüyor...
Kolay çürümüyorlar, tabiat mahvoluyor,
Hayvanlar tıkanıyor, yüz binleri ölüyor...
Kanalları tıkıyor, daha başka sorunlar,
Toprağı zehirliyor, verdiği yine zarar...
Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmet Tevfik Temiztürk
Benim Güzel Ağacım
Sen bir başkasın,
Kuşlar öter dallarında
Oksijen ver bana
Benim güzel ağacım
Oksijen kaynağımızdır
Benim güzel ağacım
Sen yok oluyorsun
Oksijensiz kalıyoruz
Benim güzel ağacım
Dilbirin Taşkın