halta kelimesinin mecaz anlamı:
Boyunduruk.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
akşam güneşi kelimesinin mecaz anlamı Ömür sonu.
denek taşı kelimesinin mecaz anlamı Bir kimse veya nesnenin değerini anlamaya yarayan şey.
çürütmek kelimesinin mecaz anlamı Doğru olarak ileri sürülen bir düşüncenin, bir davanın boşluğunu, anlamsızlığını ortaya koymak.
birebir kelimesinin mecaz anlamı Uygun koşulları taşıyan, istenildiği gibi, uygun.
gerdan kırmak kelimesinin mecaz anlamı Boynu, başı geriye oynatarak büyüklük taslar bir durum almak.
dolap kelimesinin mecaz anlamı Düzen, hile.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
yetiştirmek kelimesinin mecaz anlamı Söylenmesi uygun düşmeyen bir şeyi hemen haber vermek.
panteon kelimesinin mecaz anlamı Ünlü adamların tamamı.
ara nağme kelimesinin mecaz anlamı Sıkça söylenen usandırıcı söz ya da görüşüle görüşüle insanı bıktırmış olan sorun.
köprü kelimesinin mecaz anlamı İki şey arasında bağ veya ilişkiyi sağlayan şey.
çıtak kelimesinin mecaz anlamı Kaba, huysuz, kavgacı.
organ kelimesinin mecaz anlamı Bir görevi yerine getirmekle yükümlü kuruluş ya da o kuruluşun bölümlerinden biri.
nafiz kelimesinin mecaz anlamı Sözü geçen.
yavan kelimesinin mecaz anlamı Hoşa gitmeyen, tatsız.
ırmak kelimesinin mecaz anlamı Uzaklaştırmak.
ateşli kelimesinin mecaz anlamı Taşkın duygularla dolu, heyecanlı, coşkun, coşkulu.
dirilmek kelimesinin mecaz anlamı Yeniden etkin olmak, geçerli duruma gelmek.
parmaklamak kelimesinin mecaz anlamı Dürtmek, kışkırtmak.
yoldaş kelimesinin mecaz anlamı Ortak bir görüşü benimseyenlerden her biri.
iğrenmek kelimesinin mecaz anlamı Aşağılık, bayağı bulmak, tiksinmek.
uyumak kelimesinin mecaz anlamı 1. İşlem görmemek, durgun kalmak, el sürülmemek. 2. Çevresindeki olayları fark etmemek, görmemek.
küplü kelimesinin mecaz anlamı Meyhane.
şopar kelimesinin mecaz anlamı Şımarık, küstah, yaramaz.
öküz kelimesinin mecaz anlamı Bön, görgüsüz ve yeteneksiz kişi.