göbek kelimesinin mecaz anlamı:
1. Yağ bağlamış şişman karın.
2. Bazı sebze ve meyvelerin orta kısmı.
3. Atalar ve torunlar zincirinde kuşak, nesil, batın.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
kavrulmak kelimesinin mecaz anlamı Yaşı ilerlemesine karşın iyi gelişememek, cılız kalmak.
sallanmak kelimesinin mecaz anlamı (İş başında bulunan kimse) Yerinden olmak üzere bulunmak.
mıhlamak kelimesinin mecaz anlamı Birini bir yerden ayrılamayacak hale sokmak.
artık kelimesinin mecaz anlamı Hiç değeri olmayan, değersiz.
artağan kelimesinin mecaz anlamı Her zamankinden, alışılandan ya da beklenilenden daha verimli olan, verimi artmış olan.
karabaş kelimesinin mecaz anlamı Evlenmemiş, evlenmek istemeyen adam.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
kasap kelimesinin mecaz anlamı Kan dökücü, hunhar.
sürüklemek kelimesinin mecaz anlamı 1. İstekli olmayan birini bir yere götürmek, getirmek. 2. Bir kimseyi, bir işi yapmaya zorlamak. 3. Kötü bir duruma, sona doğru götürmek. 4. İlgi uyandırarak bırakamayacak duruma getirmek, çok ilgilendirmek.
sine kelimesinin mecaz anlamı 1. Gönül, yürek. 2. Bağır, iç.
efsane kelimesinin mecaz anlamı Gerçeğe dayanmayan, asılsız söz, hikaye vb.
sakat kelimesinin mecaz anlamı Bozuk ya da eksik.
cıvık kelimesinin mecaz anlamı Soğuk ve can sıkıcı şakalar yapan (kimse).
sademe kelimesinin mecaz anlamı Sarsıntı.
nüfuz kelimesinin mecaz anlamı Söz geçirme, güçlü olma, erk.
paylaşmak kelimesinin mecaz anlamı Benimsemek, onaylamak, katılmak.
şiraze kelimesinin mecaz anlamı Düzen, çığır.
harın kelimesinin mecaz anlamı inatçı, dik baş.
farmason kelimesinin mecaz anlamı Dinsiz, imansız.
akın kelimesinin mecaz anlamı Ardı ardına ve arkası kesilmeyen bir biçimde geliş.
asalak kelimesinin mecaz anlamı Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, otlakçı, tufeyli.
kösteklemek kelimesinin mecaz anlamı Bir işi yürümez duruma getirmek, engellemek.
altın kelimesinin mecaz anlamı Üstün nitelikli, değerli.
damla kelimesinin mecaz anlamı Çok az miktar.
diyalog kelimesinin mecaz anlamı Anlaşma, uyum sağlama veya bu yolda çalışma.