antika kelimesinin mecaz anlamı:
1. Kendine özgü, her zaman rastlanamayacak kadar şaşırtıcı, olağana aykırı; acayip, garip, tuhaf.
2. Artık modası geçmiş olan, oldukça eski.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
kulp kelimesinin mecaz anlamı Uydurma sebep, bahane.
minyatür kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin küçük ölçekte kopyası veya benzeri.
artık kelimesinin mecaz anlamı Hiç değeri olmayan, değersiz.
Kâbe kelimesinin mecaz anlamı Bir kimsenin taptığı, kutsal saydığı yer.
incitmek kelimesinin mecaz anlamı Kötü söz veya davranışla birini kırmak, üzmek.
kırıntı kelimesinin mecaz anlamı 1. Küçük kalıntı. 2. Eser, iz, belirti.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
kıyas kelimesinin mecaz anlamı Tasım, bir tutumla karşılaştırma.
diktatör kelimesinin mecaz anlamı Zorba.
sallandırmak kelimesinin mecaz anlamı Darağacına çekmek, asmak.
gömlek kelimesinin mecaz anlamı Basamak, kat, terece.
bölmek kelimesinin mecaz anlamı Birliğin bozulmasına yol açmak, parçalamak.
yörüksek kelimesinin mecaz anlamı 1. Üstün aşamalı. 2. Erdemli. 3. Güçlü, yeğin.
kalp kelimesinin mecaz anlamı 1. Sevgi, gönül. 2. Bir ülkenin, bir kuruluşun işleyiş, yönetim ve varlığını sürdürme bakımından en önde gelen yeri. 3. Duygu, his.
çekici kelimesinin mecaz anlamı Cazibeli, cazip, albenili, alımlı.
sayrılık kelimesinin mecaz anlamı Aşırı düşkünlük, tutku.
keçi kelimesinin mecaz anlamı İnatçı.
kıvırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Başarmak, başa çıkmak, becermek, hakkından gelmek. 2. Daha önce bulunulan eylem ve söylemden dönmek.
koyu kelimesinin mecaz anlamı Aşırı, su katılmamış.
öküz kelimesinin mecaz anlamı Bön, görgüsüz ve yeteneksiz kişi.
hulûs kelimesinin mecaz anlamı Yaranma, dalkavukluk.
ağlamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Sızlanmak, yakınmak. 2. Bir duruma üzülmek.
tartmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Nereye varacağını hesaplamak. 2. Denemek için yoklamak.
harın kelimesinin mecaz anlamı inatçı, dik baş.
göynük kelimesinin mecaz anlamı Acısı olan, elemli.