yara kelimesinin mecaz anlamı:
Dert, üzüntü, acı.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
saymak kelimesinin mecaz anlamı 1. Geçer tutmak. 2. Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı dolayısıyla bir kimseye değer vermek, hürmet etmek. 3. Önemsemek. 4. Gibi görmek, kabul etmek. 5. Hesaba katmak, dikkate almak.
askıya almak kelimesinin mecaz anlamı Bir işi zamanında yapmayıp belirsiz bir zamana bırakmak, savsaklamak.
virt kelimesinin mecaz anlamı Çok yineleme, diline dolama.
vurgun kelimesinin mecaz anlamı Birine veya bir şeye vurulmuş, bağlanmış, sevmiş olan, sevdalı, âşık, meftun.
gevşek kelimesinin mecaz anlamı 1. Cansız, hareketsiz, iradesiz. 2. İlgisiz, kayıtsız bir biçimde.
sayrılık kelimesinin mecaz anlamı Aşırı düşkünlük, tutku.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
yargılamak kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir kimse, şey, konu vb.yle ilgili olumlu veya olumsuz görüş belirtmek.
kol gezmek kelimesinin mecaz anlamı Kötü durum ve davranışlar çokça olmak.
kenetlenmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir konuda aynı tutum ve davranışı göstermek. 2. Birbiriyle dayanışma içine girmek. 3. Sıkıca birbirinin üzerine kapanmak, birbirine geçerek bağlanmak.
delmek kelimesinin mecaz anlamı İncitmek, kırmak.
çiftlik kelimesinin mecaz anlamı Kolaylıkla yarar sağlanabilen yer.
yamyam kelimesinin mecaz anlamı Yabanıl, vahşi.
arapsaçı kelimesinin mecaz anlamı Çözümlenemeyecek kadar karışık durum.
kırıcı kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin gerektiği gibi gelişmesini, oluşmasını önleyici, engelleyici.
illet kelimesinin mecaz anlamı Hastalık derecesine varan alışkanlık.
güdümlü kelimesinin mecaz anlamı Belirli bir plan veya yönde yürütülen bir amacı bir eğilimi yansıtan.
körüklemek kelimesinin mecaz anlamı Kızıştırmak, kışkırtmak, şiddetlendirmek.
kömür kelimesinin mecaz anlamı Siyah renkli.
teşvik kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseyi kötü bir iş yapması için kışkırtma, ayartma.
paylaşmak kelimesinin mecaz anlamı Benimsemek, onaylamak, katılmak.
kapkaççı kelimesinin mecaz anlamı Üstünkörü, gereken önem verilmeyen, baştan savma, alelade.
köşe kelimesinin mecaz anlamı 1. Kuytu, tenha veya ücra yer. 2. Kimsenin uğramadığı, aramadığı yer.
koşmak kelimesinin mecaz anlamı Kovalamak, üstüne düşmek izlemek.
imansız kelimesinin mecaz anlamı Acımasız, merhametsiz.