mozaik kelimesinin mecaz anlamı:
Değişik dillere ve kültürlere sahip insan topluluğu.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
havsala kelimesinin mecaz anlamı Zihnin bir şeyi anlama ve kavrama yetisi.
artağan kelimesinin mecaz anlamı Her zamankinden, alışılandan ya da beklenilenden daha verimli olan, verimi artmış olan.
artist kelimesinin mecaz anlamı Olduğundan başka türlü görünen, yapmacık ve abartılı davranan kimse.
salaş kelimesinin mecaz anlamı Uyumsuz, derme çatma, kötü görünen.
parmak kelimesinin mecaz anlamı Bir işe karışmış olma ilgisi.
atıcı kelimesinin mecaz anlamı Gerçek olmayan şeyleri gerçekmiş gibi anlatan, uyduran kişi, uydurukçu, yalancı.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
taş kelimesinin mecaz anlamı Biri anlasın diye söylenen söz.
çiğnemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Sayılması gereken bir şeyi saymamak, itibar etmemek, ayaklar altına almak. 2. Egemenliği altına almak, hükmetmek.
çirozlaşmak kelimesinin mecaz anlamı Çok zayıflamak.
bulaşmak kelimesinin mecaz anlamı Fazla rahatsızlık vermek.
kızağa almak kelimesinin mecaz anlamı Bir görevliyi etkin bir görevden alıp çalışmayı gerektirmeyen pasif bir işe vermek.
orijinal kelimesinin mecaz anlamı Alışılagelenden daha değişik, şaşırtıcı nitelikte olan.
sigortalı kelimesinin mecaz anlamı Güvence altına alınmış.
yarın kelimesinin mecaz anlamı Gelecek, ilerideki zaman.
şahlanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Taşkınlık göstermek, coşmak, kükremek. 2. Parlamak, ışıldamak.
ağır kelimesinin mecaz anlamı 1. Değeri çok olan, gösterişli. 2. Çetin, güç. 3. Tehlikeli, korkulu, vahim. 4. Sıkıntı veren, bunaltan. 5. Dokunaklı, insanın gücüne giden, kırıcı. 6. Ağırbaşlı, ciddi. 7. Keskin, boğucu (koku). 8. Davranışları yavaş olan. 9. Sindirimi güç (yiyecek).
lavabo kelimesinin mecaz anlamı Lokanta, gar vb. yerlerde bu düzenin bulunduğu yer.
eşik kelimesinin mecaz anlamı Başlangıç yeri, başlangıç noktası, yakını.
aksak kelimesinin mecaz anlamı Yolunda gitmeyen, iyi işlemeyen.
koklaşmak kelimesinin mecaz anlamı Anlaşmak.
ham kelimesinin mecaz anlamı 1. Gerçekleşme kolaylığı veya imkânı olmayan. 2. Kaba, toplum kurallarını bilmeyen, incelmemiş.
sopa kelimesinin mecaz anlamı Dayak, kötek.
aforoz kelimesinin mecaz anlamı Darılıp biriyle konuşmama, ilgiyi kesip kendinden uzaklaştırma, toplumun dışlaması.
yılan kelimesinin mecaz anlamı Sinsi ve hain.