Politik Fıkralar
Şeytanla Görüşme
Brejnev, Başkan Nixon'ı ziyaret eder. Nixon masasındaki kırmızı telefonla şeytanı arar ve 10 dakika konuşur.
Yardımcısı "Bu konuşma 1500 dolar tuttu" der.
Brejnev, Moskova'ya döner ve yardımcısına;
- Bana şeytanı ara, Amerikalılar konuşabiliyorsa, ben de konuşurum, der. Şeytanla 10 dakika konuşup kapattıktan sonra yardımcısına sorar:
- Bu konuşma ne kadara patladı bize?
Yardımcı cevap verir:
- 10 ruble efendim!
Brejnev şaşırır:
- Niye bizimki o kadar ucuz?
Yardımcı:
- Çünkü Amerikalılarınki milletlerarası tarife, bizimki şehir içi.
fıkraoku.com
Aradaki Fark
Bakan olan görgüsüz birisi şoförüne sorar.
- Söyle bakalım eşekle şoför arasında ne fark vardır?
Şoför bir süre düşündükten sonra mahcup bir şekilde;
- Bilemedim sayın bakanım, demiş. Bakan cevap olarak;
- Eşeğe çüş deyince, şoföre ise dur deyince durur, demiş.
Bunun üzerine şoför çok sinirlenmiş ama karşısındaki bakan olduğu için bir şey söyleyememiş. Belirli bir süre sonra bu defa şoför bakana;
- Bir soru sorabilir miyim bakanım? der. Bakan da;
- Sor bakalım, der. Şoför sorar;
- Eşekle bakan arasında ne fark vardır?
Bakan bir süre sonra;
- Bulamadım şoför efendi, sen söyle bakalım, der. Bunun üzerine şoför de;
- Vallahi bakanım ben de bulamadım...
Murat KAYA
İki Koç
Vicdanında bir sızlama hisseden politikacı, yaşlı bir adama fikir danışmış:
- Ben halka 6 defa yalan söyledim baba, demiş. Bana günahımın affı için ne yapmamı tavsiye edersin?
İhtiyar, soru üzerinde düşünmüş, sonunda şu cevabı vermiş:
- İki koç kurban et, peşinden tövbeyi unutma, demiş.
Politikacının yanındaki arkadaşı da fırsatı kaçırmadan sormuş:
- Ben, beş kez yalan söyledim, bana ne tavsiye edersin?
İhtiyarı bir düşünce almış, ama onun da çaresini bulmuş:
- Bir defa daha yalan söyle. Altı olunca, sen de iki koç kesip tövbe edersin.
fıkraoku.com
Turgut Özal Ve Erdal İnönü
Turgut Özal, Erdal İnönü'nün zayıf bir vücuda sahip olması sebebiyle;
- Yurt dışına çıksa yabancılar ülkede kıtlık var sanırlar, diye latife yapardı. Özal'ın bu latifesini ileten gazeteciye Erdal İnönü de şu cevabı verdi:
- Sayın Özal'ı görünce de ülkedeki kıtlığın nedenini anlarlar herhalde...
fıkraoku.com
Padişah Ve Veziri
Padişah ile vezir tartışmaya başlamış. Padişah vezire:
- En büyük ve en güçlü olan benim. Sen benim emrimdesin! demiş. Vezir de;
- Hayır ben büyüğüm. Ordunun başında ben savaşıyorum, sen sadece mühür basıyorsun, diye itiraz etmiş. Tartışma uzayınca padişahla vezir, bir çobanın yanına gitmişler ve konuya hemen girmemek için çobana sormuşlar:
- Senin koyunun mu büyük, ineğin mi?
Çoban şaşırmış şaşırmasına da, soranlar da padişahla vezir.
- İneğim, demiş.
- Keçin mi büyük, öküzün mü? Çoban;
- Öküzüm tabii, deyince, asıl soruyu yöneltmişler çobana:
- Söyle bakalım, padişahın mı büyük, vezirin mi?
Çoban hiç düşünmeden yanıt vermiş:
- Vallahi ben bu hayvanları tanımıyorum!
Zafer
Eşsiz Konuk
Padişah Kanuni Sultan Süleyman, şehzadelerine muhteşem ve büyük bir sünnet düğünü yapmıştı. Bu düğün uzun müddet dillere destan oldu. Bundan önce de veziri İbrahim Paşa, evlenmesi münasebetiyle büyük bir düğün yapmış ve Kanuni'yi davet etmişti.
Bir gün Sultan Süleyman, Paşa'ya sordu:
- Paşa! Senin düğünün mü, benim düğünüm mü daha muhteşem oldu?
Paşa:
- Benim düğünüm, diye cevap verdi. Sultan Süleyman üzülerek ve hiddetlenerek sordu:
- Neden?
- Zira efendim, benim düğünüme dünyanın en büyük padişahı geldi. Sizin düğününüze ise böyle bir konuk gelmedi.
fıkraoku.com
İşinin Bilen Bürokrat
Bir bürokrat yoksul bir dostuna ziyarete gitmiş demiş ki:
- Senin oğlana bir eş bulalım, zamanı geldi artık.
Yoksul adam:
- Ben hayatımda oğlumun işine karışmadım, demiş. Bürokrat da:
- Ama bu kız Sayın Bakan'ın kızı, deyince Adam:
- Aaa! tamam o zaman, demiş ve durumu kabul etmiş.
Sonra bizim bürokrat Bakan'ın evine gitmiş:
- Kızınız için harika bir koca adayı buldum, demiş. Bakan şaşırarak:
- Ama benim kızım daha çok küçük, diye itiraz etmiş. Bürokrat:
- Ama bu genç adam Dünya Bankasında başkan yardımcısı, deyince. Kızın baba Bakan:
- Aaa! tamam o zaman, diyerek duruma hemen razı oluvermiş. Sonunda bizim bürokrat DÜNYA BANKASI başkanını ziyarete gitmiş ve demiş ki:
- Başkanım, size harika bir başkan yardımcısı adayı buldum. Dünya Bankası Başkanı:
- İyi ama benim zaten ihtiyacımdan fazla yardımcım var, deyince Bürokrat:
- Ama bu Sayın Bakanın damadı" demiş. Başkan da
- Aaaa! tamam o zaman" demiş.
İşte politika budur...
fıkraoku.com
En İyi Fıçı
ABD Cumhurbaşkanlarından Abraham Lincoln (1809-1865), başkanlık seçimlerinde, rakibi Douglas ile kıyasıya mücadele etmiş. Birbirlerinin ipliğini pazara çıkarabilmek, seçmenin gözünden düşürebilmek için her imkanı kullanmışlar. Bu arada en çok karşılıklı içki düşkünlükleri üzerinde durmuşlar.
Lincoln, Douglos'ı eleştirdiği bir seçim konuşmasında şöyle demiş:
- Bay Douglas sizlere babasının mesleğinin fıçıcılık olduğunu söylemişti. Bundan zerrece şüphem yok. Çünkü (Douglas'ı göstererek) şimdiye kadar gördüğüm viski fıçılarından en iyisini o yapmış.
fıkraoku.com
Türk Alman
Siyasal gerginliğin dışında iki toplumun insanlarının arasındaki sosyo-kültürel farklılığın da büyük boyutlara ulaştığı bir dönemde, bir Türk gurbetçisinin evinde küçük oğlan akşam üstü okuldan gelmiş...
Kapıdan girer girmez: "Anne!" diye seslenmiş, "Ben Alman oldum!"
Annesi: "O nasıl söz? Sakın bir daha tekrarlama"
"Anne ben Alman oldum. Bugün sınıfta karar verdik. ben Almanım artık"
Annesi: "Sus bakayım" diye tiz perdeden bağırırken, babası da içerden duyup koşmuş. Bir tokat, bir tokat daha. Çocuk bir yandan yediği dayaktan korunmaya çalışırken, bir yandan da konuşmasını sürdürüyormuş:
"Şu dünyanın işine bakın! Alman oldum. Yarım saat sonra Türklerle başım derde girdi!"
aytaç
Hayat Standardı
Amerikan, İngiliz ve Türk devlet başkanları aralarında konuşuyorlarmış. Amerikan başkanı:
– Bizim hayat standardımız beş bin dolardır. Biz vatandaşımıza on bin dolar maaş veririz; beş bin dolarını harcarlar, gerisine karışmayız.
İngiliz başkanı:
– Bizim hayat standardımız üç bin sterlindir. Biz vatandaşımıza beş bin sterlin veririz; üç bin sterlinini harcarlar, gerisine karışmayız.
Sıra Türk başkanına gelmiş:
– Bizim hayat standardımız on bin liradır. Beş bin lirasını veririz; geriye kalan beş bin lirayı nerden bulurlarsa bulurlar. Biz orasına karışmayız.
fıkraoku.com
İntihar
Adamın biri falcıya gitmiş. Falcı şöyle bir yüzüne baktıktan sonra, sen bir gün milyonlarca insanın ölümüne neden olacak bir şey yapacaksın demiş. Adam bunu duyunca dünyası yıkılmış ve İntihar etmeye karar vermiş ve en yakın tren yoluna giderek raylara oturup treni beklemeye başlamış. O anda biraz ilerde rayların üzerinde oynayan 3-4 yaşlarında bir çocuk görmüş. Treninde geldiğini fark edince kendini boş verip koşarak çocuğu kucakladığı gibi raylardan çekip almış, kıl payı kurtulmuş çocuk. Adam sormuş: Oğlum burada oynamak çok tehlikeli, nerde oturuyorsun sen? Çocuk: Şurada ilerde amca demiş. Adam: Adın ne senin oğlum? ''Adolf ''amca...
tarık
O Yüzden Ekonomi Kötü
Bir gün bir ülkede başkanlık seçimleri yapılıyormuş.
1. Başkan Adayı: Ben başkan olursam ekonomi düzelir!
2. Başkan Adayı: Sen başkan olamazsın ki.
1. Başkan Adayı sırıtarak şu cevabı vermiş:
- Zaten o yüzden ekonomi kötü ya.
AmcaMan
Diğer Politik Fıkralar
[1]
2 3 4 Bir Fıkranızı Paylaşın...
Politik Fıkralar Arşivinde Toplam 38 Fıkra Kayıtlıdır.