Eğitim Sitesi

Askerlik Fıkraları

Askerlik Fıkraları

Amiral Kapıcı

Adam zilzurna sarhoş bir şekilde Otel kapısına gelir, kapıda gördüğü apoletli, sırmalı üniformalı adama seslenir:
- Heeey!, bana bir taksi çağır! Adam hiddetli bir şekilde:
- Ben kapıcı değilim, amiralim!..
- Öyleyse bana bir gemi çağır!

fıkraoku.com

Akşam Yemeği

Bir gün akşam yemeği esnasında askerlerden bir tanesi koşarak komutanının odasına gelir ve kapıyı çalar. İçeri girince komutan sorar ne oldu asker diye. Asker;
- Komutanım, bugün yediğimiz böreğin içerisinden toprak çıktı, demiş. Komutan;
- Oğlum, sen hiç tavşan böreği yedin mi? Demiş.
- Yedim komutanım, demiş asker.
- Peki içinden hiç tavşan çıktı mı? Diye sormuş sinirlenerek. Asker de;
- İyi de komutanım biz de buraya vatan toprağı yemeye gelmedik, demiş.

muzo

Bisküvi

Acemi er, levazım başçavuşuna yakınır:
- Başçavuşum, bize bugün yemekte ördek böreği verdiler. Yemin ederim ki, içinde bir gram bile ördek eti yoktu.
O halde? diye yanıtlar başçavuş. Seeen hiç asker bisküvisi yedin mi?
- Şey... yani evet, başçavuşum.
- İçinden hiç asker çıktı mı, ulan!

fıkraoku.com

Erlerin Sadakati

Bir general, komşu ülkeden gelen konuk generale hem hava atmak, hem de erlerinin kendisine ve vatanına bağlılıklarını göstermek için, üç erini ve karılarını yanına çağırır. Erlere birer kurusıkı tabanca verir. Onları yan odaya alır ve karılarını öldürmelerini ister. Konuk generale "Şimdi bakınız erlerimiz nasıl itaatkar ve vatansever", der. Erler teker teker içeri girerler. Birinci er karısından özür dileyip tüm şarjörü boşaltır. Tabii karısı ölmez, kurşunlar kurusıkıdır. İkincide de aynı şey olur. Generalin gözleri yaşarmıştır. En son giren erin ardından, iki general kurşun seslerini dinlerken, "dan dan dan dan dan dan... şangırrrr", diye bir ses duyarlar. İşini bitirip çıkan ere merakla sorarlar, "neydi o şangırrr sesi?" diye. Er yanıtlar:
- Komutanım bana kurusıkı kurşun vermişsiniz, karım ölmeyince bende tuttum camdan aşağı attım.

fıkraoku.com

Kereste Uzmanı

Askerin biri bir bakışta herkesin boyunun ölçüsünü tam olarak doğru söylüyormuş ve arkadaşları buna çok şaşırıyorlarmış. Bir gün bunu komutana da götürmüşler ve olan biteni anlatmışlar. Komutan inanmamış...
- Söyle bakalım benim boyumun ölçüsü kaç?, demiş. Asker aşağıdan yukarıya komutanı süzmüş ve
- 1.75 efendim, demiş. Komutan:
- Doğru... Hayret, nasıl bildin? demiş. Asker
- Bilirim tabi efendim, ben kereste uzmanıyım...

fıkraoku.com

Gariban Mehmet

Teskere zamanı yaklaşmıştır. Aynı tertip askerlerden bazıları oturup bir karar alırlar. Bir daha saf asker Mehmet'e ayak işleri yaptırmayacaklardır. Kararı Mehmet'e açıklarlar. Bu habere çok sevinen Mehmet yine de doğrulatmak için tek tek sorar:
- Sen Ali, ayakkabılarını bana boyattırmayacaksın değil mi?
- Evet.
- Sen Osman, benim sigaralarımdan otlanmayacaksın değil mi?
- Otlanmayacağım.
- Sen Hasan, çoraplarını bana yıkattırmayacaksın değil mi?
- "Yıkattırmayacağım." Herkesten gerekli yanıtı alan Mehmet:
- İyi, ben de bundan sonra karavanaların içine işemeyeceğim...

sertaç

Bayrak

Acemi erlerin dağıtım zamanı gelmişti. Herkes kura torbasında sırasını bekliyordu. Derken sıra bizim Temele geldi.
Komutan;
- Söyle bakalım Temel, kurada nerenin çıkmasını istersin? Temel;
- Hiç fark etmez komutanım, vatan bir bayrak altında bölünmezlik aşkıyla yatan. Komutan;
- Hadi kuranı çek bakalım. Temel kurayı çeker birde bakar ki Hakkari Yüksekova sınır Jandarma komutanlığı, Temel;
- Tüh beee, kim dikti lan bu bayrağı buralara...

fıkraoku.com

Asker Temel

Asker Temel içki içmeyi çok severmiş. Bir gün komutan duvara bir yazı yazmış:
İÇKİ ÖLDÜRÜR
Asker Temel sabah bu yazıyı görünce yanına ekler:
ASKER ÖLÜMDEN KORKMAZ

fıkraoku.com

Lazer

Komutan bölüğe bir bilgisayar aldırır ancak yazıcı almayı unutur. Postasını çağırır ve ona "git bana bir lazer yazıcı getir" der. postası gider bölüğün içindeki bütün erlere laz olup olmadığını sorar, bir laz bulur ve komutanın yanına getirir. Komutan postasına "bu kim?" diye sorar ve posta komutana "bir tane laz er getirdim" der.Komutan ise "iyi ki scan-er istemedik" der ve asker de "onu da bulabilirim komutanım" der.

fıkraoku.com

Tos-Ba-Ğa

Komutan bir gün askerleri sıraya diziyor ve okuma bilenler ve bilmiyenleri ayırıyor.
Bilenlerin bilmeyenlere öğretmesini istiyor ve bir hafta zaman veriyor.
Okumayı öğrenenlere de benden bir hafta izin diyor ve bir hafta sonra komutan askerleri bir kara tahta önüne topluyor ve tahtaya kaplumbağa yazıyor ve hadi okuyabilen var mı diyor ama kimseden ses soluk yok.
Komutan hadi size bir şans daha diyor ve size yazdığım kelimenin resmini çizeceğim diyor ve kafasını, ayaklarını, kabuğunu falan çiziyor ve hemen askerlerden biri atlıyor.
Komutanım ben buldum okuyabilir miyim diyor ve komutan tabii ki diyerek hadi oku bakim diyor ve (asker heceleyerek) tos-ba-ğa diyor.

fıkraoku.com

Diktatör

Diktatör general askerleri ile yolda giderken askerlerden biri hapşırmış. Diktatör arkasını dönüp;
- Kim hapşırdı? Demiş. Askerler korkudan bir şey söyleyememiş.
Diktatör bunun üzerine birinci sırayı kurşuna dizmiş.
Sonra yola devam etmişler biraz sonra yine bir hapşırık sesi gelmiş.
Diktatör kim hapşırdı deyince yine korkudan kimse kimin hapşırdığını söyleyememiş.
Bunun üzerine diktatör ikinci sırayı kursuna dizmiş.
Biraz sonra yine birisi hapşırmış.
Diktatör arkasına dönüp sormuş kim hapşırdı deyince. Bir asker ben hapşırdım demiş. Diktatör general askere dönüp:
- Çok yaşa, demiş.

fıkraoku.com

Geri Zekalı Kamyon Şoförü

Mehmet er olarak askerliğini yapmaktadır. Ve komutan her gün Mehmet'i 10 km uzaktaki şehir merkezine yürüyerek gönderir ve kendisine günlük bir Sözcü gazetesi aldırır. Mehmet her gün şehir merkezine yürüyerek gider ve öğleden sonra saat 15:00'e doğru da kışlaya geri gelerek komutanına aldığı gazeteyi verir. Aradan 10-15 gün geçer ve Mehmet her gün aynı işlemi yapmaktadır. Bir gün Mehmet bu kadar uzun yolu her gün gitmeye dayanamaz ve şehre gazete almaya gittiğinde aynı Sözcü gazetesinden 4 adet alır ve karargaha geri döner ve komutana gazetelerden bir tanesini verir. Diğer 3 gazeteyi de kendisinde saklar.
2. Gün Mehmet sanki şehre gitmiş gibi yapar ve garnizonda sote yerlerde oyalanır ve öğleden sonra saat 15:00'e doğru dün aldığı Sözcü gazetelerinden birisini daha komutana verir.
3. Gün Mehmet şehre gitmez ve öğleden sonra saat 15:00'e doğru komutanın yanına giderek aldığı gazetelerden bir tanesini daha verir.
4. Gün de aynı şeyi yapar ki; komutan Mehmet'e hışımla seslenir ve der ki:
- Sen bu gazetelere gelirken göz gezdiriyor musun, bakıyor musun? Mehmet endişe ve korkuyla;
- Hayır komutanım, hiç bakmıyorum, der. Komutan tebessüm ederek Mehmet'i yanına çağırır ve der ki;
- Gel o zaman sana komik bir şey göstereyim, geri zekalı bir şoför, 3 gündür aynı araba ile aynı ağaca çarpıyor... Bak 3 gündür gazetede adamın da, çarptığı arabanın da ağacın da resimlerini koyuyorlar, der.

fıkraoku.com

Fıkralar Ana Sayfa

Diğer Askerlik Fıkraları

1 2 [3]4 5 ... Son Sayfa

Bir Fıkranızı Paylaşın...

Askerlik Fıkraları Arşivinde Toplam 92 Fıkra Kayıtlıdır.