birinin ile ilgili deyimler

İpleri birinin elinde olmak
İpleri birinin elinde olmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-10-15 00:47:38

O işi el altından biri yönetmek.
"O karışamaz, onun ipleri babasının elinde zaten."
"İpleri eşinin elinde olduğu için izinsiz iş yapmaz."

Bir şey, birinin ağzının kaşığı olmamak
Bir şey, birinin ağzının kaşığı olmamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-20 17:52:59

1. Bir şey, bir kimsenin uğraşabileceği konulardan olmamak.
"O bölgede iş yeri açmak, senin ağzının kaşığı değil."
"Ağzının kaşığı olmadığını bildiğin halde, neden döviz işine girdin?"

2. Bir şey, bir kimsenin sözünü edemeyeceği kadar değerli olmak.
"Hayır yapmak Hasan Bey'in ağzının kaşığı değil."
"Şampiyonluk sizin oyuncuların ağzının kaşığı değil."

İpi birinin eline geçmek
İpi birinin eline geçmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-02 02:51:42

Yönetimi başkasının eline geçmek, kontrolü başkasının elinde bulunmak.
"Anlaşılıyor ki ipi karısının eline geçmiş."
"İş yapması gerekenlerin ipi başkalarının eline geçmiş."
"Şirkete yeni ortak girince, ipi de onun eline geçti."

Bir şey birinin gözünde olmamak
Bir şey birinin gözünde olmamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-21 20:31:54

Herhangi bir üzüntü veya zor durum dolayısıyla o şeye değer verecek durumda bulunmamak.
"Sen yeter ki iyileş, araba gözümüzde olmaz."
"İyi bir üniversiteyi kazan, giden para kimsenin gözünde olmaz."

Bir şey, birinin ağzının lokması olmamak
Bir şey, birinin ağzının lokması olmamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-20 17:51:39

1. Bir şey, bir kimsenin uğraşabileceği konulardan olmamak.
"O bölgede iş yeri açmak, senin ağzının lokması değil."
"Ağzının lokması olmadığını bildiğin halde, neden döviz işine girdin?"

2. Bir şey, bir kimsenin sözünü edemeyeceği kadar değerli olmak.
"Hayır yapmak Hasan Bey'in ağzının lokması değil."
"Şampiyonluk sizin oyuncuların ağzının lokması değil."

Birinin ekmeğine yağ sürmek
Birinin ekmeğine yağ sürmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-21 02:06:43

Birinin yararına göre eylemde bulunmak, istemese de birinin işine yarayacak biçimde hareket etmek.
"O işi bana vermemekle yabancıların ekmeğine yağ sürdün sen."
"Bu tutumunla onun ekmeğine yağ sürüyorsun."

Birinin ağzına bakmak
Birinin ağzına bakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-20 03:56:53

1. Konuşan bir kimseyi seve seve ve dikkatlice dinlemek.
"Konuşması onları öyle sarmıştı ki, dedemin ağzına bakıyorlardı."
"Masalı, annemin ağzına bakarak dinlediler."

2. Birinin ne söyleyeceğini beklemek.
"Kendisiyle ilgili güzel bir söz duymak için, sevdiğinin ağzına bakıyordu."
"Sınav sonuçları açıklanırken, herkes öğretmenin ağzına bakıyordu."

3. Birinin sözüne göre davranmak.
"Tek kelime söyleyemedi, babasının ağzına bakıp duruyor."
"İyi, yemek için de onun ağzına bak bari!"

Birinin mürüvvetini görmek
Birinin mürüvvetini görmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-26 02:04:46

Birinin sevinçli günlerini görerek mutluluk duymak.
"Acaba sizlerin mürüvvetini görecek miyim?"
"İki çocuğunun mürüvvetini görmüş, sıra torunlarına gelmişti."
"Çok şükür Buse'nin de mürüvvetini görmek nasip oldu."

Bir şey, birinin ağzının kalıbı olmamak
Bir şey, birinin ağzının kalıbı olmamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-20 17:49:34

1. Bir şey, bir kimsenin uğraşabileceği konulardan olmamak.
"O bölgede iş yeri açmak, senin ağzının kalıbı değil."
"Ağzının kalıbı olmadığını bildiğin halde, neden döviz işine girdin?"

2. Bir şey, bir kimsenin sözünü edemeyeceği kadar değerli olmak.
"Hayır yapmak Hasan Bey'in ağzının kalıbı değil."
"Şampiyonluk sizin oyuncuların ağzının kalıbı değil."

Kabak birinin başına patlamak
Kabak birinin başına patlamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-26 04:23:24

Birçok kimsenin ilgili olduğu olaydan yalnızca bir kimse zararlı çıkmak; beklenmediği hâlde, bir işin zararlı sonucuna katlanmak.
"Hepsi işin içinden sıyrılınca, kabak benim başıma patladı."
"Öğretmen onu fark edince, kabak onun başına patladı."

Dünyalar birinin olmak
Dünyalar birinin olmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-19 18:04:07

Çok fazla sevinmek.
"Kazadan yara almadığını öğrendiğimizde dünyalar bizim oldu."
"Takdir aldığımı öğrenince dünyalar benim oldu."
"Bebeğini kucağına alınca sanki dünyalar kadının oldu."
"Gitmeyeceğimi öğrenince dünyalar kardeşimin oldu."

Bir şey, birinin zihnini bulandırmak
Bir şey, birinin zihnini bulandırmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-01 01:42:23

1. Kuşkulandırmak, şüpheye düşürmek.
"Söz edip senin zihnini bulandırmak istemem ama ona pek güvenme."

2. Düşünemez hâle getirmek.
"Saçma sapan konuşarak, çocukların zihnini bulandırma."