Yaşlılık Şiiri | NFS
Yaşlılık
Aynalar eski bugün
Yıllar önce sanki dün
Dün gece genç bakardı
Gözlerim yaşlı bugün
Hava yağışlı bugün
Güneş öldü sanki dün
Dün gece hep gülerdi
Gözlerim yaşlı bugün
Gözlerim yaşlı bugün
Gözlerim yaşlı bugün
Fevzi Tuna Ocakoğlu
Yaşlılık şiiri Fevzi Tuna Ocakoğlu ihtiyarlık ile ilgili şiirler yaşlılık şiirleri eğitici şiirler çocuk şiirleri yaşlılar haftası şiirleri
Yaşlılık Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Yaşlılık Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Benzer Yaşlılık - Gençlik Konulu Şiirler
Yaşlılarız Biz
Bizde sizler gibi doğduk büyüdük
Önce emekledik sonra yürüdük
Yıllar gençliğimizi götürdü şimdi çürüdük
Acıma değil, sevgi bekliyoruz...
Kimimiz hakimdik, kimimiz savcı
Dostlarımız vardı, hepsi kardeş bacı
Şimdi unutulmuş olmak çok acı
Bizi untmayın diyenlerdeniz biz...
Dostlarımız bizi aramaz oldu
Tükendi bir ömür, rengimiz soldu
Hava karardı, vakit akşam oldu
Bir tatlı söze hasretiz biz...
Gün oldu cephelerde savaştık
Allah Allah diyerek dağları aştık
Şimdi unutulduğumuza şaştık
Masallardaki, bir varmış bir yokmuşuz biz...
Bir çoğumuzun oğlu, kızı var
Yaşladık şimdi kim arar kim sorar
Nafile üzülmek, ağlamak sabaha kadar
Gözlerimiz yollarda bekliyoruz biz...
Çocuktuk, gençtik yaşlandık
Bizi arayıp sorarsınız sandık
Terk edilmişliğin ateşine yandık
Bizi unutmayın diyenlerdeniz biz...
Ahmet MANSUROĞLU
Ahmet MANSUROĞLU
Dedeciğim
Babamın babasısın sen
Torunun oluyorum ben
Çok tatlısın bilmem neden?
Değmesin ayağın taşa
Dedeciğim sen çok yaşa
Pamuk gibi sakalın var
Yanakların kırmızı nar
Sensin en şirin ihtiyar
Değmesin ayağın taşa
Dedeciğim sen çok yaşa
Bilmiyorum yaşın kaçtır
Birde boyun kaç kulaçtır
Yerin başımızda taçtır
Değmesin ayağın taşa
Dedeciğim sen çok yaşa
Gece yanımda yatarsın
Hep masallar anlatırsın
Önce vardın; yine, varsın
Değmesin ayağın taşa
Dedeciğim sen çok yaşa
Benim adım senin adın
Soyadım senin soyadın
Doyulmazdır senin tadın
Değmesin ayağın taşa
Dedeciğim sen çok yaşa
Halil MANUŞ
Halil MANUŞ
Yaşamdaki Basamaklar
Bebek:
Daha çok küçüğüm sütümü verin,
Oynamak isterim, bebek getirin.
Hastayım, derdimi diyemem öyle,
Doktorlara hemen beni götürün.
Çocuk:
Ben bebek değilim yalnız oynarım,
Bardağı, çatalı kendim tutarım.
Beni küçük sanma yaşım yedidir.
Hele çantam gelsin derse koşarım.
Genç:
Yerde savururum gökte yerim ben,
Bu konuda yoktur hiçbir kederim.
Baba kesesinden hepten giderim,
Olsaydı yanımda bir de sevgilim...
Yaşlıya saygı mı, duymadım onu,
Ben kendim bulurum kendi yolumu.
Kim bana verdi ki, ben de vereyim,
Uzatmam elimi, vermem kolunu.
İhtiyar:
Ben de gençliğimde böyle diyordum,
Yerde kazanarak, gökte yiyordum.
Vücudum yaşlandı, olmuyor artık,
Genç kuşaktan, anlayış bekliyorum.
Ben geldim sonuma, onlar da yolda,
Her şey boşa imiş, yalan dünyada.
Sen de hesap eyle yanlışlar yapma!
Bir gün yaşlanırsın, dönersin bana.
İbrahim ŞİMŞEK
Sende Bir Gün Yaşlanırsın
Resulün emrine uyun
Yaşlılara saygı duyun.
Sen onlara kıymet ver ki
Senden ibret alsın soyun.
Bugün bana yarın sana
Saygı gerekir insana.
Kaşığına gelecektir
Ne doğrardıysan çorbana.
Yaşlı ne günlere kaldı
Gittikçe saygı azaldı.
Kimse sahip çıkmayınca
Huzur evleri tüm doldu.
Sende bir gün yaşlanırsın
El vermekten hoşlanırsın.
Elini öpen olmazsa
İçten yanar haşlanırsın.
Kasım KAPLAN
Kasım KAPLAN