Eğitim Sitesi

İstanbul’Da Huzur Var Şiiri

İstanbul’Da Huzur Var Şiiri | Erol Güngör

İstanbul’Da Huzur Var

İstanbul’da huzur var

İstanbul’da huzur var, artırıyor inancı
Bu şehirden gidince, her şey bana yabancı
Saçlarıma ak düşer, hasret olur bir sancı
İstanbul’u sevmeyen, sanki müzmin yalancı…

En güzel günlerimi, İstanbul’da yaşadım
Şarkılarla aşkımı, bu şehirde aradım
Mutlu sona ermektir, benim en son muradım
Adım unutulursa, kalır benim soyadım…

En güzel şiirleri, İstanbul’da yazmışım
Bestelerin keyfine, bu şehirde varmışım
Mutluluğun tadına, denizini katmışım
Bu kadar güzelliğe, ağzı açık kalmışım…

Gel gidelim demeyin, Avrupa’ya, Asya’ya
Yol yorgunu biriyim, yılları saya saya
Sakın ısrar etmeyin, sözle aşınır kaya
Fazla param da yoktur, gidin sorun bankaya…

Sizlerle mutluluğu, İstanbul’da yaşarım
Başka ilde zor yürür, İstanbul’da koşarım
Tüm dostlarım burada, dostla engel aşarım
Kimse beni yormazsa, bunu hayra yorarım…

Erol Güngör

26.8.2010
Not: Bu şiirimin ilk 2 kıtası tarafımdan bestelenmiştir.
TRT repertuarındadır. Konserlerde okunuyor.

add

tag İstanbul’Da Huzur Var eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Erol Güngör

İstanbul’Da Huzur Var Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

İstanbul’Da Huzur Var Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer İstanbul'un Fethi - İstanbul Şiirleri

Canım İstanbul

Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.

İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.

Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.

Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüzgar onda, onda misale.

İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım...

İstanbul,
İstanbul...

Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...

Bulutta şaha kalkmış Fatih'ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...

Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare?..

Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet...

O manayı bul da bul!
İlle Istanbul'da bul!

İstanbul,
İstanbul...

Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği.

Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.

Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...

Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir "Katibim" i...

Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.

İstanbul,
İstanbul...

Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!
Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler...

Eyüp öksüz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu.

Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından.

Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar...

Gecesi sünbül kokan
Türkçesi bülbül kokan,

İstanbul,
İstanbul...

Necip Fazıl KISAKÜREK

Necip Fazıl KISAKÜREK

Müjdelenmiş Şehir İstanbul

Asırlardır işaretli cennetten o bahçe,
Değer biçilir mi hiç, ne altın ne de külçe?
İstanbul der yürekler yanmakta içten içe,
Karadan yürür gemi Galata’dan Haliç’e.

Akşemseddin’le biter manevi o kusurlar,
Fatih ile aşılır aşılmaz koca surlar,
Gönül köprüsü kurar uçtan uca vapurlar,
Martıların sesleri gidenleri uğurlar.

Tuzla Fatih Sarıyer Beşiktaş Şile Pendik,
Kız Kulesi duruyor zamana inat dimdik,
Surlara ilk sancağı Ulubatlıyla diktik,
Muhammedi şuurla surda açıldı gedik.

Nice sultana hane saraydan öte Topkapı,
Her köşesinde durur Mimar Sinan’dan yapı,
Süleymaniye, Eyüp, Ayasofya, Sultan Ahmet,
Ne güzel müjdelemiş O Âlemlere Rahmet.

Ramazan YILDIZ

İstanbul'un Fethi 2

Fethedilmemiş olsaydı İstanbul şehrimiz,
Yok, olur ve giderdi gücümüz kuvvetimiz...

Karanlık çağ sürerdi kölelik bilincinde,
Batıl cehalet, derdi nefislerin emrinde...

Şükür biz Türk milleti Hakk'ı hâkim kılmışız,
Eski çağı kapatıp Rab'den yana kalmışız...

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Adalara Gitmedinse

Adalara gitmedinse
Boğazda hiç gezmedinse
Modayı da görmedinse
Ne işin var İstanbul’da.

Köprüleri geçmedinse
Balık ekmek yemedinse
Beyoğlu’nu sevmedinse
Ne işin var İstanbul’da.

Emirgan’a gelmedinse
Orda bir çay içmedinse
Güzelliği sezmedinse
Ne işin var İstanbul’da.

Şiir şarkı yazmadınsa
Nostaljiyi tatmadınsa
Şehre âşık olmadınsa
Ne işin var İstanbul’da.

Anlatacak derdin çoksa
Çalışacak işin yoksa
Kalacak bir yerin yoksa
Ne işin var İstanbul’da.

Mutluluğun azaldıysa
Acıların çoğaldıysa
Umutların daraldıysa
Ne işin var İstanbul’da.

Erol Güngör
2001 yılında yazılmıştır.
Tarafımdan bestelenmiştir.
Konserlerde okunmaktadır.

Erol Güngör

İstanbul'un Fethi - İstanbul Şiirleri, İstanbul’Da Huzur Var Şiiri