U ÇOK GÜZEL
Çanakkale Şiiri | Şefik Aydemir
Çanakkale
Gün geçmiş,yıl geçmiş ne yazar.
Her karış torağında bin,şehit bir mezar.
Yeryüzünde yaşadıkça,tek dişi canavar.
Türk milleti aynı destanı yine yazar.
Sen rahat uyu ey şanlı şehit.
Gölgesinde gölgelen al bayrağın.
Hangi kem göz sana edebilir nazar.
Türk milleti aynı destanı yine yazar.
Yedi cihana yeter yazdığın destan.
Gök kubbe ay,yıldız sana verir selam.
Çanakkaleyi düşmana yaptınya mezar.
Türk milleti aynı destanı yine yazar.
Dünya döndükçe Çanakkale yine geçilmez.
Kanınla suladın toprağı hangi canlı seni bilmez.
Sen yazdın cihana şanlı tarihi artık kim bozar.
Türk milleti aynı destanı yine yazar.
Şefik Aydemir
çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri
Çanakkale Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Çanakkale Şiiri Hakkındaki Yorumlar
İçerikle ilgili 90 yorum yazılmış.
Benzer Çanakkale Zaferi Şiirleri
Torunum Yarın 18 Mart
Sevgili torunum: bak yarın 18 Marttır.
On sekiz Mart ne! Bilmen ''Var Olman'' için şarttır.
Otur şöyle yanıma birazcık anlatayım.
Dünü, günü, yarını birbirine katayım
Kuruluşa gidelim biz ilk önce özetle
Olacakları olmadan sen, çok güzel gözetle.
Bir çınar çıktı 1290 da Söğütten
Güç aldı Edabali'nin verdiği öğütten-
Dallandı, budaklandı, güçlendi, köklendi
Sonra İstanbul'a fetih için yüklendi.
Böylece Fetih hadisiyle muhatap oldu
Fetihle, haçlı daha çok kin, ıstırap doldu
''Cihan Devleti'' oldu kaç asır ecdadımız.
Hasta Adam'a çıktı daha sonra adımız.
1453 ten 1915'e
Gelibolu'yu verdiler Cehennemi bir ateşe
Denizden, karadan havadan tam muhasara
Hayatı bırak, ölüme bulunmuyor ara.
Dedesiyle, babasıyla yan yana torunlar
Canlarını alan oyuncakları, kurşunlar.
Siperi, zırhı oldu yığılan boş kovanlar
Mehter marşı söylerdi mermilerle, avanlar..
Ölümü bile yendi imanı, cesareti.
Vatan aşkıyla bitti hayata esareti.
Çocuk canıyla yaptı en güzel ticareti.
'O'du Kutlu asker ""diye resulün işareti.
Makberi değil O'nun Çanakkale Cenneti.
Başındaki gül, Selvi Resule şahadeti
18 Martta yeni bir çağ girilmedi
Ne yaptılarsa da Çanakkale geçilmedi.
***
Ağlama ki kalmasın şehitlikte gözyaşın
Çanakkale ruhuyla sen ahirete taşın.
Vatanı, hilali sözde değil özünle sev
Emeğinin teriyle yıkanan, yüzünle sev.
Aklın gözden dökülsün, dizde bağın çözülsün.
Ruhun tenden sökülsün belin, başın bükülsün.
İhramla, cüppeyle değil, kefen giyerek gez
''Cephedeyim, şehit oldum ben'' diyerek gez.
Vatan, bayrak aşkını tüm hücrelerinde sez
""Ömrünün Doktorası ""hazırlayacağın tez.
Ecdadımız anlamış ,çok iyi biliyordu.
Madde de, manada lazım bir güçlü ordu.
ORHAN AFACAN
ORHAN AFACAN
Çanakkale Destanı
Bir destan yazılmıştı, Çanakkale isminde,
Bin dokuz yüz on beşin, Mart'ın on sekizinde.
O bir destan değildi, masal sayılır destan,
Ölüm kalım savaşı, kurtuluştu kaostan.
Bu savaş milletimin, varlık yokluk savaşı,
Savaşan Mehmetçiğin, koltuğundaydı başı.
Üşüştü başımıza, dünyanın yabanisi,
Her birisi sanki de, cehennem zebanisi.
Mahşeri aratmıştı, o günde Çanakkale,
Kurdular her cephede, etten, yürekten kale.
Haçlı haçın altında, hedef almış hilali
Geldiyse de top yekun, yaşadı izmihlali.
Bir mühür basılmıştı, dünyanın tarihine
Kim ki şehit düşmezse, küserdi talihine.
Düğüne gider gibi, gittiler şahadete,
Koştular seve seve, en büyük ibadete.
Vatan uğrunda canlar, fedadır birer birer
Şehittir o yiğitler, ölmezler diridirler,
Cephedeydi neferi, duadaydı hastalar,
Kimi yetmiş den fazla, kimi çocuk yaştalar.
Semadan yağmur gibi, yağıyorken kurşunlar,
Sevindiler giderken, Allah'a kavuşanlar.
Nerde mal mülk sevdası, canlarından geçtiler
Kurşun kurşun, şehadet şerbetini içtiler.
Ne Yâr var akıllarda, nede çocuk hayali,
Hedef tek, canı verip, yüceltmekti hilali.
Birkaç gazisi kalan, tek savaştır cihanda,
Kanatlanıp uçtular, cennete hep bir anda.
Toprak kan kustu o gün, denizler demir yuttu,
Şehitleri O Nebi, kucağında uyuttu.
Ne gerek mezar taşı, ne gerek ona mezar
Bugün tarih onları, altın harflerle yazar.
Namazsız ve Kur'an sız, düşse de bir yanına,
Kefensiz, kanlı yelek, şahittir imanına.
Bir damla şehit kanı, bütün dünyaya değer,
Bir toprak parçasıdır, vatan değilse eğer.
Kurtarıp boğazları, şehadete erdiler,
Dünyaya yiğitliğin, bir dersini verdiler.
Gafiller ucuz sandı,oysa paha biçilmez
Sonunda anladılar, Çanakkale geçilmez.
Vatana göz dikenler, azdırdıkça azdılar,
Aslanlar savunmanın, destanını yazdılar.
Okusun bütün dünya, oturup ezberlesin,
Artık ininden çıkıp,yurduma göz dikmesin
Bu vatanın evladı, kurbandır toprağına,
Çakallar rüzgar olsa, değemez yaprağına.
Bir Hilal ki bağrında, yaşatır bu milleti,
Binlerce güneş feda, yaşasın Türk Devleti.
Kasım KAPLAN
Kasım KAPLAN
Bigalı Köyündeki Atatürk'ün Evi
Geniş tahta kapıdan girince içeriye
Gördüğüm taş döşeli o küçük bahçe; dardı
Şimşirlerle bezeli gül kokan bu bahçede
İnsana huzur veren kutsi bir hava vardı.
*
Dut ağacı altında dinlenen eski kuyu
Bir zafer türküsünün şevkiyle bakmaktaydı.
Kırık tahta çıkrığı bakarken tepesinden
"Atatürk'ü ben gördüm! " der gibi hali vardı.
*
Yüz yılın dahisini ağırlayan yaşlı ev
Geniş tahta kapının hemen sol yanındaydı.
Duvarlar düzgün taştan içi de tahtadandı.
Kuşlarla..yıldızlarla..çamlarla konuşurdu
Güvem erik..ahlatlar..onun eski dostuydu
*
Tahta basamaklarla çıkılırdı üst kata
Tavan ve zemin tahta,trabzanlar tahtaydı.
Gıcırdardı yürürken tahtadan döşemeler
Bu sesle çekilirdi ancak zifir geceler.
*
Ve küçük tahta hole üç kapı açılıydı
Kuyuya bakan oda tam da karşınızdaydı.
*
Bu odada yatmıştı sarışın genç komutan.
Bu odada dinlendi gök bakışlı kahraman
Tahtadan musandraya asarken giysisini
Düşünmekteydi mutlak düşmanın hançerini!
*
Yola bakan odada toplandılar o gece
Mehtabın gözlerine bakarken üç pencere
Gaz lambası alevi titrerken duvarlarda
Bir dev oturmaktaydı şimdi tahta masada!
*
Kalemini kaldırıp baktı oturanlara
Dedi ki:
-Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini
Boğaz'ı geçmek ister itilaf kuvvetleri
Toplarıyla yakıyor-yıkıyor tepeleri
Ölüm kusmakta her an donanma gemileri
*
O an, mavi gözleri lambadaki ışıktan
Ve gökteki yıldızdan daha parlak yanarak
Oturduğu masadan Boğaz'ı görür gibi
Aydınlattı odayı inançla parlayarak!
*
"Çanakkale Geçilmez!Parolamız bu!" dedi.
Sanki şimşekler çaktı söylerken sözlerini
-Ölümden kurtuluş yok! Ölüm mukadderattır!
"Her can bir gün ölümü mutlaka tadacaktır"
*
Ya bir sedir üstünde ya sabanın peşinde
Vakit-saat gelince ölüm yaşanacaktır
Ama en güzel ölüm vatan için ölmektir
Şehitlik makamının şerefine ermektir.
*
İçtiğimiz bu suyu ya düşmanlar içecek
Ya bu kuyu suyuyla torunlar büyüyecek
Ölmek sayılmaz bize vatan için can vermek
Bu kutsal topraklara tek düşman girmeyecek!
*
Bigalı, köy olalı duymadı böyle hitap
Ne böyle aslan gördü ne böyle bir hakikat!
Söz verdi erkan-ı harb/And içtiler o gece
"Çanakkale geçilmez! " Yazacağız tarihe!
*
İşte böyle yazıldı buradaki destanlar
Ve böyle şehit oldu o adsız kahramanlar.
Arıburnu...Conkbayır...Kemalyeri üstünde
İşte bu yiğitlerin silinmez kanları var.
*
Eceabat Yolu'ndaki en mutlu tarihi ev
Bigalı Köyü'ndeki mütavazi bu evdir
Bir mesih bekler gibi ay'a baktığı gece
Ağırladığı misafir;
..............Yarbay Mustafa Kemal'dir.
.............*...............
Ali Koç Elegeçmez
03.05.2006-Bigalı Köyü
Siteye Ekleme tarihi:02.nisan.2019/salı
(Şiirdeki konuşmalar sağduyu ürünüdür! '
Ali KOç Elegeçmez
Çanakkale Savaşı 5
Üç beş millet sürüsü,
Zafer elde edecekler(!)
Bilmedikleri yerden,
İstanbul’a girecekler…
Siz, Fatih değilsiniz,
İstanbul neyinize,
Türk’teki yürekli ruh,
Denk mi seviyenize?
Yok etmeyin milleti,
Türk gücü karşısında,
Olmayan bir ruh ile
Çanakkale sevdasında...
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK
Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK