esra taş çok güzelmiş herkese tavsiye ederrim 2015-04-19
Bebek Şiiri | Ümit Kilislioğlu
Bebek
Bir zamanlar o da bir bebekti
Hokka burunlu, al yanaklı,
Bir ömre bedel.
Şu gördüğün kavrulmuş el,
Pamuk gibiydi.
Eskiler içindeki bu kambur vücut,
Mis gibi kokan zıbınlar, fırfırlı elbiseler giydi.
Annesi ona "Gül kızım" derdi,
Sevip okşamak için sıraya girerlerdi.
Ya babası?
Getirdiği çikolatayı muzipçe cebinde saklardı
Onu ağlatmayı herkese yasaklardı.
Kızı incisi, emeliydi
Çok mutlu olmalı, hayatı sevmeliydi.
Ah! Hızla geçti yıllar işte
Seksen beş yıllık koca bir ömrü
İçiverdi bir dikişte.
Annesinin kiraz dudaklı, kalem kaşlısı
Şimdi huzurevinin en yaşlısı.
Gençler ondan kaçıyor. Neden?
Ruh aynı ruh, beden aynı beden.
Soruyor, gözleri nemli:
Görüntü bu kadar mı önemli?
Oysa şimdi anlatacak ne öyküleri var
Bir yıkılsa aradaki şu duvar!
Çare yok. Böyle gelmiş bu, böyle gidecek.
Şimdi bir zamanki tatlı bebek,
Saatler boyu pencerenin önünde
Birbirinin aynı günleri tüketmekte,
Bir an önce yanına alması için Tanrı'ya
Dualar etmekte.
(Kapılar kitabından)
Ümit Kilislioğlu Özger
Bebek Şiiri Ümit Kilislioğlu Şiirleri çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri
Bebek Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Bebek Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 2 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 2 yorum yazılmış.
Benzer Yaşlılık - Gençlik Konulu Şiirler
Yaşlılar Haftası
Bastonu elinde ,
Yaşlılık gözlerinde
Büyük sevgi gönlünde
Beni unutma sözler dilinde,
Önemse diyor bak
O güzel önemli değerler
Kutla onların haftasını,
Yüzündeki tebessümü hiç kaybetmesinler
H. Kübra Şimşek
Aşk
Aşık oldum birden bire
Sanki içime girdi pire
Kalbim çok kaşındı
Aşk bacayı sardı
Saat oldu 19
Biz hala yokuz
Parazitlerin ikisi kaçtı
Kaldı geriye dokuz
Anla artık yay kaşlım
Boğa burcu olduğunu öğrenince kaçtım
Seni sevdiğim için
Bunların hepsine katlandım
ayse böcekyiyen
Bebek
Bir zamanlar o da bir bebekti
Hokka burunlu, al yanaklı,
Bir ömre bedel.
Şu gördüğün kavrulmuş el,
Pamuk gibiydi.
Eskiler içindeki bu kambur vücut,
Mis gibi kokan zıbınlar, fırfırlı elbiseler giydi.
Annesi ona "Gül kızım" derdi,
Sevip okşamak için sıraya girerlerdi.
Ya babası?
Getirdiği çikolatayı muzipçe cebinde saklardı
Onu ağlatmayı herkese yasaklardı.
Kızı incisi, emeliydi
Çok mutlu olmalı, hayatı sevmeliydi.
Ah! Hızla geçti yıllar işte
Seksen beş yıllık koca bir ömrü
İçiverdi bir dikişte.
Annesinin kiraz dudaklı, kalem kaşlısı
Şimdi huzurevinin en yaşlısı.
Gençler ondan kaçıyor. Neden?
Ruh aynı ruh, beden aynı beden.
Soruyor, gözleri nemli:
Görüntü bu kadar mı önemli?
Oysa şimdi anlatacak ne öyküleri var
Bir yıkılsa aradaki şu duvar!
Çare yok. Böyle gelmiş bu, böyle gidecek.
Şimdi bir zamanki tatlı bebek,
Saatler boyu pencerenin önünde
Birbirinin aynı günleri tüketmekte,
Bir an önce yanına alması için Tanrı'ya
Dualar etmekte.
(Kapılar kitabından)
Ümit Kilislioğlu Özger
Ümit Kilislioğlu
Yaşlıya Kıymet Vermeli
Çocuk sevgiyle beslenir
Şefkatle büyür giderek
Yaşlı bilgiyle süslenir
Ondan faydalanmak gerek.
Yaşlıya kıymet vermeli
Herkes bizden bekler bunu.
Ona vefa göstermeli
Çok yokuştur yolun sonu.
Zaman eski zaman değil
Saygı azaldı giderek.
Yaşlı olması şart değil
Büyüklere saygı gerek.
Yaşlının olduğu eve
Rahmet yağar, hayat verir.
Hizmet edin seve seve
Vefa bunu gerektirir.
Kasım KAPLAN
Kasım KAPLAN