Eğitim Sitesi

Bağımsızlık Karakterimdir Şiiri

Bağımsızlık Karakterimdir Şiiri | Halil MANUŞ

Bağımsızlık Karakterimdir

Bir sor ki; Atatürk neden kendine,
"Bağımsızlık Karakterimdir" dedi?
Sahip olmak için vatana, dine...
"Bağımsızlık Karakterimdir" dedi.

Kimi der: Düşmanla bir olmak gerek
Kimi der: Birine bağlanmak gerek...
Mandacılığı kabul etmeyerek
"Bağımsızlık Karakterimdir" dedi.

Müttefikmiş, mandacılıkmış... Geçin
İki yol var ki; "Ya ol, ya öl". Seçin
Şunu iyi bil, köle olmamak için
"Bağımsızlık Karakterimdir" dedi.

Rütbesi sökülmek düşse de paya
Bazen atlı dolaştı bazen yaya
Samsun, Sivas, Amasya'dan dünyaya
"Bağımsızlık Karakterimdir" dedi.

Vurgu yapıp Türklerin birliğine
"Çalış" dedi Milletin dirliğine
Örnek olmak için Türk gençliğine
"Bağımsızlık Karakterimdir" dedi.

Halil MANUŞ

add

tag Atatürk şiirleri Bağımsızlık Karekterimdir şiiri Halil Manuş eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler bilgilendirici şiirler dersimiz.com şiirleri öğrenci şiirleri amatör seçme şiirler şiir okul şiir sitesi

Bağımsızlık Karakterimdir Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Bağımsızlık Karakterimdir Şiiri Hakkındaki Yorumlar

ELİF ÇOK GÜZEL. ATAM SANA CANIM FEDA 2013-12-28

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer Atatürk Şiirleri

Çanakkale

Al bir ata binmiş gazi,
Düşmanları Çanakkale'den kovmuş,
Ne mutlu bana Çanakkale,
Ey büyük Atatürk.

Seni herkes seviyor,
Bu koca dünyada,
Sen bizim ana,baba,oldun,
Ey büyük Atatürk.

Zeynep Altın

Ne Anlatılmaz Şey

Çoğalır ağaran günle birlik
Bu senin gücün ölümden öte
Toprağı deviren traktörde
Mutlu gürültülerinden makinelerin
Çoğalır ağaran günle birlik
Bu senin gücün ateşte
Ocakları kaynatan yeniden
Silâhların şavkıyan çeliğinde.

Gider inanmışlığımız daha yıllara
Nice öykülerini yazarız
Anıtlara kitaplara
Yaşarken evrenin üstünde
Sen erkinlik adına
Sen kavgadan önce barış
Gider inanmışlığımız daha yıllara
Büyürken oğullarımız, kızlarımız.

Duyuyor musun ne anlatılmaz şey
Milyonların korosunda
Uğul uğul kasım yeli
Dolanır dağ taş şehir köy
Iraksın hem o kadar yakın
Tedirgin sabahın oluşunda
Duyuyor musun ne anlatılmaz şey
Kuşun kurdun susuşunda.

Cevdet ATMACA

Cevdet ATMACA

Atatürk' Ün Ankara'ya Gelişi

Atatürk' ün Ankara'ya Gelişi
27. 12. 1335

Samsun'dan başlayan bir yolculuğun
Sonunda "günlerden cumartesiydi"
Ankara'ya gelen aziz konuğun
Varlığı yarının bir müjdesiydi.

O gün 27 Birincikanun
Yürüyüşün büyük merhalesiydi.
Gelen iman dolu, haklı ve olgun
Kalbleri dolduran onun sesiydi.

Bu şehir ondaki sırra ererek
Bütün sevgisiyle gönül vererek
Bağrına basmağa can atıyordu.

Ve onun aydınlık var, gecesinde
Gözleri parlıyor, düşüncesinde
Yepyeni bir cihan yaratıyordu.

Hamit Macit Selekler (İyilik, İstanbul,1956)

Paylaşım:
Prof. Dr. Kaynak Selekler
kaysel@superonline.com

Hamit Macit Selekler

Nöbetçi Millet

Yaradan hey Yaradan!
Dört yıl değil bin yıl geçse aradan
Sensin ateş diye kanımızdaki
Sesin ışık diye önümüzdeki!
Ey yanımızdaki
Beş on mermere, bir avuç toprağa sığan
Sınırsız mavi umman hey!
Yeni kıyılar bulur, yeni yarlar kazardın
Sen her köpürüp taşmanda;
Her konuşmanda
Milletin alın yazısını yeniden yazardın.
Bakışların inanmayanı ezerdi
Sağ kolun bir tırpana benzerdi:
Başlardı yurt tarlasında düşüncenin hasadı.
Cümlelerin ya örsten kalkardı
Ya çıkardı kından.
Başak saçların sarkardı harman alnından:
Halk, biçilmiş ekin gibi, düşerdi dizlerine.
Milyonlar katılırdı sözlerine
Mıknatısa koşan zerreler gibi.
Köhne kanaatler, köhne küreler gibi
Sözünde çarpışıp düşerdi.
Tam sustuğun gün kıyamet oldu
Tam konuştuğun anlarsa mahşerdi:
Rab, gökte "dinleyin" derdi meleklerine;
Yıldızlar girerdi yeni mahreklerine;
Nehirler kavuşurdu yeni denizlerine:
Halk biçilmiş ekin gibi düşerdi dizlerine.
Şimdi nöbetçi olmak için Anıtkabrine
Tamamlayabilmek için tavafını
Sarmış yalın kılıçlar gibi etrafını
Tutuyor nöbet.
Bu millet:
Bu, vaktiyle ayaklarını ummanlar yalayan
Bu, üç kıtayı atının nallarıyla damgalayan
Bu, Timur'u, Atilla'yı, Oğuz'u
Bu, Yıldırım'ı, Fatih'i, Yavuz'u
Bu, seni yetiştiren ulu millet.
Vakar ve haysiyetle dimdik
Uyanık, tetik
Anıtkabrinde tutuyor nöbet.
Dünya dönüp dolaşıp
Boğazlaşıp dalaşıp
Ergeç ve ancak
Milli misaklarda karar kılacak.
Ey en büyük usta!
Düşünen olmadı bu hususta
Senden evvel ve senden ileri.
İlk müjdeyi, ilk haberi
Senden almıştı cihan
Ta o zamandan
Anlayamadığına yansın.
Sen, dünyanın dönüp dolaşıp geleceği
Uğrunda milyonların seve seve öleceği
En büyük maksat için
Dünyaya ilk karşı koyansın.
Nasıl içimizdeysen bütün varınla
İşte öylece dünya davalarındasın!
O ışık saçların, o alev sözlerinle
O gök gözlerinle sen.
Ey ıssız geceler içinden
Bize eşsiz sabahı getiren!
Ey asırlardır dul bayrağın eşi
Ey geceyarılarımızın güneşi
Ey ışık saçlar
Ey yele kaşlar
Ey çekilmiş hançer bakışlar
Ey fikri döven şakaklar
Ey kalem parmaklar
Ey ay-yıldızlı el
Ey en güzel
Ey en büyük
Ey Atatürk!
Getir dudaklarını bir bir alnımıza koy
Dağlansın ateşinle bu soy.
Oy Atatürk oy...
İrkilmez Ata çocuğu irkilmez:
Zaptedilmez, Atam, zaptedilmez
Biz varken senin hisarının burçları:
Bakışlarımız kılıç uçları
Bekliyoruz devrimini biz.
Çökmeyeceğiz diz
İsterse hayat zehrolsun
İsterse refah kahrolsun
İsterse kurşun düşsün yanımıza belimize
İsterse geçinmek için bir dilim
Kuru ekmek geçmesin elimize.
Halel gelmez bizim ateşimize;
Dünya düşse peşimize
Yer sarsılsa yerinden
Ne senden geçeriz, ne senin eserinden.

Behçet Kemal Çağlar

Behçet Kemal Çağlar

Atatürk Şiirleri, Bağımsızlık Karakterimdir Şiiri