Eğitim Sitesi

Son Peygamber Şiiri

Son Peygamber Şiiri | Mustafa ATEŞ

Son Peygamber

Çok saygındı, taştan yapılan putlar,
Huzurdan barıştan yoksundu evler , yurtlar,
Yeniden yeşermek için bekleyen umutlar,
Diyordu ,nerde kaldı son peygamber.

Kızgın çölde , kaybolan ümitler,
İçin için yanan , kavrulan yürekler,
Zulme uğrayan nefesler , kısılan sesler,
Diyordu ,nerde kaldı son peygamber?

Ne hak kaldı , ne de adalet,
Her yanı kapladı cehalet,
Kim de kaldıysa merhamet, biraz da asalet ,
Diyordu ,nerde kaldı son peygamber?

Feryadı göğe çıkan mazlumlar,
Ağlayan gözler , kanayan vicdanlar,
Bir umutta kurtuluş arayan canlar,
Diyordu nerde kaldı son peygamber?

Yeni bir bahara uyandı dünya ,
Artık zamanı geldi , kabul oldu dua,
Gerçek oldu bugün güzel rüya,
Ve dediler : Hoş geldin son peygamber

MUSTAFA ATEŞ
MEHMET PISAK ANADOLU LİSESİ

add

tag Son Peygamber eğitici şiirler çocuk şiirleri dini şiirler Mevlid-i Nebi Şiirleri Mustafa ATEŞ

Son Peygamber Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Son Peygamber Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Kutlu Doğum Haftası (Mevlid-i Nebi) Şiirleri

Nurlu Peygamberimiz

'İnsanlığın son kurtarıcısı efendimizin doğum günü anısına'

Senin için yaratıldı bu kâinat,
Selâm verdi; melekler, semâvat,
Şefâat eyle ümmetine ey Resûl!
Dökülüyor dudaklarımızdan salâvat...

Hep ümmetine rehberlik ettin,
Yüce Allah'ın yoluna sevk ettin
Şefâat eyle ümmetine ey Resûl!
Kalbimizi, ruhumuzu sen serinlettin...

Cennet ile müjdeledin müminleri
Ateş ile korkuttun münkirleri,
Şefâat eyle ümmetine ey Resûl!
Seni arzular hakikat erleri...

Mübarek dilinden okudun Yüce Kur'ân'ı,
Aydınlattın; ufukları, bütün cihanı,
Şefâat eyle ümmetine ey Resûl!
Senin yoluna verelim bu canı...

(Nisan 1991-Erzurum)

Zekayi Şahin

Zekayi Şahin

O Gece Sendin Gelen

Arş'ın kubbelerine, adı nûrla yazılan,
İsmi; semâda ''Ahmed'', yerde ''Muhammed'' olan,
Yedi katlı göklerde, Hâk Cemâli'ni bulan,
Evvel-Âhir yolcusu, Yâ Hazreti Muhammed.

Sağnak nûr yağmurları, inerken yedi kattan,
O gece, Sendin gelen, ezel kadar uzaktan,
Melekler, her zerreye, müjde verirken Hâkk'tan;
O gece, Sendin gelen, Yâ Hazreti Muhammed.

Güneşler, o gecenin, nûruna secd ederken,
Yıldızlar, meşk içinde, kâinat vecd ederken,
Bütün hamd ü senâlar, Yüce Rabb'e giderken,
O gece sendin gelen, Yâ Hazreti Muhammed.

Kâbe'de şirk taşları, putlar yere dönerken,
Cehâlet bayrakları, birer birer inerken,
Bin yıllık, küfr ateşi, ebediyyen sönerken,
O gece, Sendin gelen, Yâ Hazreti Muhammed.

O gece, Sâve Gölü, mûcizeyle kururken,
Kisra Saraylarında, sütunlar savrulurken,
Arz'dan Arş'a, Âlemler, rahmetini bulurken,
O gece, Sendin gelen, Yâ Hazreti Muhammed.

Sen ki; doğum kundağı, ak bulutla örülen,
Doğar doğmaz, Allah'a secde emri verilen,
Alnında, âlemlere rahmet tâcı görülen,
Kâinat Efendisi, Yâ Hazreti Muhammed.

Sen ki; asâletine, ezelden hükmedilen,
Tertemiz rahimlerle, lekesiz soydan gelen,
Bütün şüpheleri, Kur'ân ilmîyle silen,
Seçilen sevgilisin, Yâ Hazreti Muhammed.

Sen ki; büyük yargıda, şefaat müjdecisi,
Bunca âciz beşerin, Mahşer günü bekçisi,
Sen ki; Kur'ân şâhidi, Allah'ın son elçisi,
Kurtuluş habercisi, Yâ Hazreti Muhammed.

Sen ki; Âdem neslini, uçurumdan döndüren,
Zulüm sancılarını, şefkâtiyle dindiren,
İnkâr yangınlarını, irfânıyla söndüren,
Âlemlerin sultanı, Yâ Hazreti Muhammed.

Sen ki; güzel huyların, ahlâkın meş'alesi,
Sabır doruklarında, beşerin en yücesi,
Senin Cennet mekânın, fakirlerin hânesi,
Gönüller hazinesi, Yâ Hazreti Muhammed.

Câhiliye devrini, kapatan, ulu Sultan,
Şefaatin, Allah'a yalvaran kolu Sultan,
Rabb'imin, en sevgili, en yakın kulu Sultan,
Melekler Sana hayran, Yâ Hazreti Muhammed.

Sana şâhid, sonsuzlar, ezelden beri her an,
Sana şâhid, âyetler, her zerre ve her mekân,
Senden uzak kalmaya, nasıl dayanır ki can?
Sen, her canda Cânânsın, Yâ Hazreti Muhammed.

Mîraç gecesi, bir bir, açılıyorken gökler,
Seni selamlıyorken, her katta peygamberler,
Öyle bir an geldi ki; durdu bütün melekler,
Hâkk' a yalnız yürüdün, Yâ Hazreti Muhammed.

Gönül gözü görmeyen, can gözünü neylesin,
Dünya'da dönmeyen dil, mahşerde ne söylesin,
Allah, bütün beşeri, ümmetinden eylesin,
Sancağının altında, Yâ Hazreti Muhammed.

Hâkk ile, kul vuslatı, o îlahi düğünde,
Hiç kimseden kimseye, fayda olmayan günde,
Hasatları, has tartan, o terazi önünde,
Noksanları bağışlat, Yâ Hazreti Muhammed.

Bu îman meş'alesi, hiç sönmeden yanacak,
Ümmetin, Seni her an, mahşere dek anacak,
Gönül tortularımız, nûr'unla paklanacak,
Andımıza şâhid ol, Yâ Hazreti Muhammed.

Biliriz ki; hükmü yok, bu dünya nîmetinin,
Gönüldür sermayesi, âhiret servetinin,
Sana, Salât ve Selâm, gönderen ümmetinin,
Cennetler şâhidi ol, Yâ Hazreti Muhammed

MUSTAFA KILINÇ

Selam Olsun

Umutlar sönmüştü , hem de karışmıştı akla kara
Kurtuluş arıyordu insanlık haykıra haykıra
Kavuşmak istiyordu insanlık, aydınlık bir bahara.

Mekke'nin bağrında vardı bir mağara.
Tam zirvede, onun adı Hira.

Karanlık bir gecede oku diye yankılandı,
Açıldı büyük bir kapı, nura.

Peygamber indi Hira'dan yavaş yavaş,
Çok zor görevdi ilk emir cehaletle savaş.

Peygamber önce putları yıkmaya başladı,
İlk yıkılan putlar, nefretli bakışlardı.

Gelin gidelim peygamberin yolundan,
Tutalım düşenin her iki kolundan.

Uzak duralım kötülüğün her kolundan
Yürüyelim ilmin aydınlık yolundan,

Cenneti uzakta arama , bak , sana ne kadar yakın,
O, anne babanın rızasında iyi bakın.

Son kitap indi O‘na dize , dize
Peygamber rehber oldu hepimize.

Gerçeği gösterdi gören göze,
Hem de seslendi yüreğimize.

Gelin dönelim gerçek öze,
Uyalım doğru ve güzel söze.

Gerekir iyilikte yarış hepimize,
Yoksa şeytan getirir dize .

Bak peygamber ne dedi bize,
Yakışmaz kin, nefret, öfke size .

Artık ne denebilir bunca söze,
Şükretmek gerekir Yüce Rabbimize.

Selam olsun tüm kalbimizle
Sevgili Peygamberimize
MUSTAFA ATEŞ
ŞİŞLİ MEHMET PISAK ANADOLU LİSESİ

Mustafa ATEŞ

Peygamberim

Canım peygamberim
seni ne kadar özledik bir bilsen
canım peygamberim
bir gül o nurlu yüzünle
canım peygamberim

ey ALLAH Rasulü
göster o nurlu yüzünü
seni cok sevioruz
canım peygamberim
seni çok seviyoruz

Emine bora 5e 109 hacı mustafa demir okulu

Kutlu Doğum Haftası (Mevlid-i Nebi) Şiirleri, Son Peygamber Şiiri