Eğitim Sitesi

Kırşehir Mucur Ve Gözleme Şiiri

Kırşehir Mucur Ve Gözleme Şiiri | Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Kırşehir Mucur Ve Gözleme

Aralanmış kapıdan baktım ki yemekteler,
Kâh gözlemekteler kâh gözleme yemekteler…

Burası Kırşehir’dir, ilçe olarak Mucur,
Tandırında yapılan gözlemesi meşhurdur…

Buyur hocam, dediler gönülden davrandılar,
Gözlemenin yanında ayranı ve çayı var…

Gözleme, lezzetiyle sacda pişen bir yemek,
Domates, biber, kıyma, soğan ile pişecek…

Yağa, maydanoza, tuz, karabiber eklenir,
Sacdan alındığında ayranla, çayla yenir…

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

add

tag Kırşehir Mucur Ve Gözleme eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

Kırşehir Mucur Ve Gözleme Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Kırşehir Mucur Ve Gözleme Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer İller, İlçeler, Beldeler, Mahallelerle İlgili Şiirler

Memleket İsterim

Memleket isterim,
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun.

Memleket isterim,
Ne başka dert ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

Memleket isterim ,
Ne zengin fakir ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.

Memleket isterim,
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikayet ölümden olsun

Cahit Sıtkı Tarancı

Buğlem Ataman

Yıldızeli

YILDIZELİ

Yıldızeli; dağların dik olduğu yer
Yıldızeli; toprağın pek olduğu yer
Yıldızeli; mertliğin sek olduğu yer
Yıldızeli sıradan bir ilçe değil,
Geçerken besmele çek, saygıyla eğil.

Kışlar sert geçer, karla kapanır yollar
Yağar da yağar, karları tartmaz dallar
Muhabbet bitmez, yiğitler tesbih sallar
Yıldızeli bu; anlatılmaz, yaşanır
Beyaz örtü üstüne sevgi döşenir.

İSMAİL MALATYA

İSMAİL MALATYA

Keşan'ın Destanı!

Bulutlara pek yakın,
en yüksekçe yerine
Saros'u görmek için
bir kale oturtmuşlar
*
Ona desteklik yapan
granitler üstüne
Kartal yuvası gibi
bedenini oymuşlar.
*
Senin, ilginç adını
vererek bir dereye
Tepeleri, kolkola
beline dolamışlar.
*
Asya'dan Avrupa'ya
dört ayrı yol açarak
Yolların kavşağına
seni bekçi koymuşlar
*
Dizmişler yol boyunca
kesme taş hanlarını
Bezirgan çeksin diye
deve kervanlarını
*
Sonra da toprağına
Sarıkız’ı oyarak
Hamamlar yansın diye
kömürle doldurmuşlar
*
Rüzgara gem vurmuşlar
nasırlı elleriyle
Bahçene yel kanatlı
değirmen kondurmuşlar.
*
Yeşil gözlü çamları
örmüşler yaşmağına
Meşeleri çekmişler
sürme diye kaşına
*
Parmak izin yapmışlar
tarihini, ADINA
Allık diye Saros'u
sürmüşler yanağına
*
Doğduğum günden beri
hayranımdır yaşına
19 Kasım’lardan
dünyaya bakışına
.........*..............
Dut fidanım
Karadut'um
Ayçiçeğim
Börülcem!
*
Yapıncağım
Narçiçeğim
Kızılcığım
Kazibe'm!
*
Ömür sözlü’m
Buğday gözlüm
Beşikkertmem
Civanım!
*
Hersekzade Cami'inle
tarih kokan mekanım
Hanınla, hamamınla
Kültür Kenti Keşan’ım.
……*….
Yokluk-kıtlık bildiğim
Her şeyini sevdiğim
Önüme davar katıp
“0o haaa! ” diye sürdüğüm
*
Çarık ile kebe ile
koyun-kuzu güttüğüm
Yaba ile, samanlığa
sarı saman döktüğüm
*
"Harmanyeri sürseler.."
Türküsünde öldüğüm!
Verdiğin nimetlerle
güzel günler gördüğüm
*
Yedi renkli ebemgülü’m
Körfezdeki mavi gülüm
Kırlardaki mor sümbülüm
Saros’umsun Keşan’ım..”
*
Sen, “çuhalı” günlerimde
çuha gömlek giydiğim
Aba'dan pantolonun
söküğünü diktiğim
*
0rak ile kosa ile
ot ve buğday biçtiğim
Elimdeki balta ile,
kuru meşe kestiğim
*
Çakmak taşlı dövenlerle
başakları dövdüğüm
Siyah-beyaz günlerinden
gökkuşağı ördüğüm
*
Karasaban-pulluk ile
kara toprak sürdüğüm
Toprağı harmanlayan
Karakız'ı öptüğüm
*
Toprak testilerinde
güneşi söndürdüğüm
Ekmeği yudumlarken
mutlu mutlu güldüğüm
*
Gaz lambası ışığında
göz nurumu döktüğüm
Sokak fenerlerine,
dolunayı övdüğüm
*
Bekçi düdüklerinde
gece huzur gördüğüm
Panayırlı günlerde
yüzümü güldürdüğün
*
Sen Nergisim /Zerrin’im
Mısır gözlü çiçeğim!
Zamanı buğday gibi
öğüten değirmenim!
*
Kaldırmışsın başını
Çoluk-çocuk semaya
Çıkmayı ister gibi
bakıyorsun uzaya
*
Sen 19 KASIM’ım
Hanlar diyarı canım
İyi günler görmekti
elbet senin muradın
*
Özlenen o günlere
erdik sıcak sinende
Ufuklardan öteye
kanat açtın Keşan’ım!
*
“Çekenler” anlamına
geliyor senin adın
Ama alın yazını
değiştirdi evladın
*
Sen, ey iyot kokulum!
Alınteri dokulum
Lakabın Saros oldu
Keşan, birinci adın
*
Artık gün Saros doğar
Buğdaylar Saros açar
Bağrındaki çiçekler
ağaçlar Saros kokar
*
Her 19 kasımda
damakta kalır tadın
Bütün Keşan kolkola
gelir düğün halayın!
*
Bu düğün başka düğün
Bu, kurtuluş bayramın
Başta önder Atatürk
Bağımsızlık halayın!

Ali Koç Elegeçmez
10.nisan.2019/çarşamba

Ali Koç Elegeçmez

Köyümüz Perişan

Çeşmeleri birer birer kurumuş
Köyümüz perişan köylü perişan
Boşa emek kime olsa korumuş
Köylümüz perişan köylü perişan

Gazel düşmüş temmuz ayı bağlara
Sıcaktan çıkılmaz olmuş dağlara
Sitem ettim ikibinli çağlara
Köyümüz perişan köylü perişan

İki yüze çıkmış saysam tamamı
Boşa geçirmiyor hiç bir zamanı
Sırtında taşıyor otu samanı
Köyümüz perişan köylü perişan

Eker diker karşılığı boşadır
Tarlaları çakır diken kuşadır
Hazırlıklar bizde karakışadır
Köyümüz perişan köylü perişan

Yaylaya çık sarıkız la danası
Ayşe, Fatma, Eminey'le anası
Bu uzun sözümün kısa manası
Köyümüz perişan köylü perişan.

Durmuş Karakuş

Durmuş Karakuş

İller, İlçeler, Beldeler, Mahallelerle İlgili Şiirler, Kırşehir Mucur Ve Gözleme Şiiri