Eğitim Sitesi

İstanbul Şiiri

İstanbul Şiiri | ZEYNEP UZUN

İstanbul

bazen sakin olursun,
bazen hiç susmazsın,
bazen ağlar,
bazen gülersin,
ne koca bir yersin,
sen istanbulum.
çok ormanın yok,
ama sen yine de güzelsin,
denizlerinle,köprülerinle...
sen çok güzelsin,
güzel şehrim benim,
koca istanbulum...

add

tag İstanbul şiiri İstanbul'un fethi şiirleri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri amatör kısa şiirler

İstanbul Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

İstanbul Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer İstanbul'un Fethi - İstanbul Şiirleri

İstanbul'u Gezenler Var

İstanbul'u gezenler var
İstanbul'u sezenler var
İstanbul'dan bezenler var
İstanbul'dan gelenler var
İstanbul'a gelenler var
İstanbul'u bilenler var
İstanbul'da eğlenenler var
İstanbul'dan gidenler var
İstanbul'u sevenler var
İstanbul'a gelecekler var
İstanbul'da tarihi eserler var
İstanbul'da yüksek binalar var
İstanbul'da deniz var
İstanbul'da çok insan var

Ankara, 28.04.2016,Nuri Hakan Tataroğlu

Nuri Hakan Tataroğlu

İstanbul'um Merhaba!

Yedi tepe destane
Bakışları mestane
Adı binbir efsane
İstanbul’um, merhaba!
*
Merhaba tarih sözlüm!
Mavi gözlüm
Kültür duvaklım
Turkuvaz yanaklım
Güvercin kanatlım
*
Kültür dokulum
İyot kokulum
Sinan nakışlım
Cennet bakışlım........merhaba!
*
Bilir misin, biz seni can gibi seviyoruz
Hatta can şöyle dursun, yâr gibi seviyoruz
*
Yârdan bile geçeriz, eğer ki gerekirse
Biz seni Mehmetçik gönlüyle seviyoruz.
*
Deniz sende oynaşır en güzel renkleriyle
Tarih sende rakseder mazinin haşmetiyle
*
Zaman bile sinende bağdaş kurup oturur
Cemalini seyreder ebedin hasretiyle!
*
Hakkımdır seni sevmek canandan bile fazla
Öz ana sevgisinden ne eksik ne de fazla
*
Ruhların cennetlerden beklediği o hazla
Ruhlara şifa veren İstanbul'umsun benim!
*
Sende gördüm mavinin gün boyu güldüğünü
Vapurların yüzerken kuğuya döndüğünü
*
Lacivert sularında oynaşırken balıklar
Martıların “is-tan-bul! ” diyerek öldüğünü!
*
Direksiz semalara benziyor kubbelerin
Senin adını yazar göğe minarelerin
*
Yedi gözlü mabetsin, güzelliğinden emin
Adı binbir efsane İstanbul'umsun benim.
.*
Sen,
cennetin aksini gönle yansıtan şehir
Bulutlara uzanan köprülerin olmasa
Yeni Cami önüne güvercinler konmasa
Tenini okşamasa Marmara’nın suları
Saçımı savurmasa Haliç’in rüzgarları
.*
Boğaz’a yaslanırken ihtiyar hisarların
Suları okşamasa köşklerin, sarayların
Denizi dudağından öperken martıların
Çığlığı duyulmasa Boğaz’da vapurların
*
Salacak limanında sallanmasa kayıklar
Kanlıca’da denize eğilmese ağaçlar
Uçmasa Galata’dan Üsküdar’a Hazerfan
Bir tarih haykırmasa
Yıldız’dan Çırağan’dan
*
Atatürk bakınırken
Dolmabahçe camından
Topkapı, koklamasa seni Sarayburnu’ndan
Ne farkın kalır senin
Bir Paris’ten, Newyork’tan
*
Seni İstanbul yapan
neon lambalar değil

Seni İstanbul yapan
geçmişim kokan tenin

Sinan diye haykıran
o eşsiz camilerin

Cami avlularında
uçan güvercinlerin

“Şahit ol” dercesine
gökyüzüne uzanan

Şahadet parmak gibi
ince minarelerindir.
..
Haydarpaşa limanı
Ortaköy ve Aşiyan

Cağaloğlu Yokuşu
Gülhana Parkı..falan

Sahaflar Çarşısı'nda
kitap satan o adam

Galata Köprüsü'nde
balık tutan Süleyman
Sultanahmet...Beyazıt....
Taksim denilen meydan

Ve nihayet her gönle
Firdevs’i anımsatan

Boğaz’dan mavi mavi
Bakınan gözlerindir!

Seni İstanbul yapan
kalabalıklar değil

Seni İstanbul yapan
ceddimin emeğidir

Seni İstanbul yapan
Atatürk yüreğidir.

Ali Koç Elegeçmez
........*.........
06.nisan.2019/perşembe

Ali Koç Elegeçmez

İstanbul'a Sitem!

Yıllar yılı, İstanbul, senden haber beklerim!
Basamaklar azaldı, elimde ak mendilim!
Saros Kıyıları'nda oturmuşum çaresiz
Hazret Süleyman gibi martıları gözlerim!
*
Haydarpaşa Garı'ndan kalkmaz mı trenlerin?
Nerde Bağdat Yolu'nda söylenen türkülerin ?
Hani nerde Necip'ler! Tükendi mi şairin ?
Söyle bana İstanbul yanlış mı dediklerim ?
*
Yıkıldı mı İstanbul hisarların duvarı ?
Nerde hisar üstünden İstanbul'un halları ?
Suları mı kurudu Marmara'nın İstanbul ?
Ses vermiyor Boğaz'ın köpüklü dalgaları!
*
Ey Mustafa Kemal'in ışıklı martıları!
İstanbul'un, İstanbul soluyan evlatları!
Gezdiğin bahçelere bir çiçek te sen ekle
Seninle gurur duysun İstanbul Sokakları !
*
Ey Üsküdar anladım, yağmurun bitmiş, tamam!
Bir çeşmen de yok mudur eski zamandan kalan ?
İstanbul'un üstüne zaman vuruyor; dan! dan!
Kadıköylü şairim gel artık sen de uyan!
*
Hani nerde Yahyalar, Orhanlar, Cahitler'in
Söyle bana İstanbul, haksız mı bu sitemim
Denizdeki fenerler çoktan yandılar, çoktan
Millet şair bekliyor Boğaz Kıyıları'ndan
*
Ey İstanbul, inan ki bu yerleri görmedim.
Onların övgüsünü şiirlerde dinledim.
Bu elâ gözlerimi ben Haliç'e sözledim
Sakın kızma İstanbul, ben Haliç'e özledim

Ali Koç Elegeçmez
...............*................
06.nisan.2019/cumartesi

Ali Koç Elegeçmez

Canım İstanbul

Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.

İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.

Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.

Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüzgar onda, onda misale.

İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım...

İstanbul,
İstanbul...

Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...

Bulutta şaha kalkmış Fatih'ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...

Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare?..

Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet...

O manayı bul da bul!
İlle Istanbul'da bul!

İstanbul,
İstanbul...

Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği.

Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.

Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...

Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir "Katibim" i...

Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.

İstanbul,
İstanbul...

Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!
Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler...

Eyüp öksüz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu.

Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından.

Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar...

Gecesi sünbül kokan
Türkçesi bülbül kokan,

İstanbul,
İstanbul...

Necip Fazıl KISAKÜREK

Necip Fazıl KISAKÜREK

İstanbul'un Fethi - İstanbul Şiirleri, İstanbul Şiiri