Şecaat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Şecaat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yiğitlik, Yüreklilik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Mümeyyiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtman

Kabullenememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yutkunmak

Erkincilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç

Seyahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Yolculuk

Hacir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısıt

Tazelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenilemek, Tekrarlamak

Kırmağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veba

Eziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azap, Sıkıntı, Zulüm, Üzgü

Yuvalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek

Neccar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğramacı

Tanıtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takdim

Haricen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dıştan

Kuruyasıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü

Sosyalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumculuk

Mualla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek

Utangan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Sıkılgan, Mahcup

Ağırsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksünmek

Hayır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lütuf, İyilik, Fayda, Yarar, Sevap, İyi, Yardım; Yok, Öyle Değil, Olmaz

Kürecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilye

Efor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Çaba, Güç

Hüzünlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Üzücü, Üzüntülü, Hazin

Bir Vakitler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle

İlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahretmek, Beddua Etmek

Münekkit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmen, Tenkitçi

Donanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez

Sersefil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Yoksul

Kıyıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaddar

Hat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Çizgi, Sınır, Yazı, Yol, Geçek, Kanal

Seyrüsefer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidişgeliş, Katnav, Trafik

Varlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü