Şarkiyatçı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Şarkiyatçı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Doğubilimci

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Onurlandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şereflendirme

Yeğlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah Etmek; Tercih Etmek

Karadinmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçe Dönük

Tesit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutlama

Kumanda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komuta

Snop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Züppe

Sayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Nüsha, Skor, Nicelik

Davranım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış

Ortalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasat, Vasati, Yaklaşık

Coşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cümbüş, Galeyan, Heyecan, Kasırga

Gümüşbalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aterina

Çekişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Yarışma, Mücadele, Azar, Cenk, Hırgür, Mübareze

Tavır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra

Sert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Demir, Dik, Haşin, Hırçın, Katı, Keskin, Kızgın, Pek, Sıkı, Ters, Sarsıcı, Hoşgörüsüz, Gönül Kırıcı

Derece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvam, Seviye, Aşama, Ayar, Basamak, Doz, Gömlek, Had, Kadar, Kademe, Merhale, Mertebe, Nokta, Not, Paye, Radde, Rütbe, Tabaka, Termometre, Kerte, Yalım

Yüklenici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteahhit, Üstenci

Enam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk

Çatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak

Sitayiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övme, Övüş

Mesut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Ongun, Saadetli, Berhudar, Bahtiyar

Vasiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyetname, Tutsu

Sahipli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyeli

Sinirlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Kızmak, Köpürmek, Öfkelenmek, Feveran Etmek

Enfeksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşma, Bulaşım

Pahal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Aksi, Hantal, Ters

Kullanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarruf

Yükselmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çıkmak, Çoğalmak, Fiyat, Parıldamak, Sivrilmek, Yücelmek

Adaletten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adil

Eskimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Yaşlanmak, Yıpranmak

Canlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diriltmek, Gayretlendirmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü