İşaret kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İşaret kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Konstitüsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa

Bitkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorgun, Halsiz, Bitap, Güçten Düşmüş, Harap, Tapsız, Turşu, Üzgün

Dolaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Devretmek, Dolanmak, Gezinmek, Gezmek

Paspas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaksilen, Silecek

Rezistans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç

Zeng Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telefon Etmek

Gani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Çok, Varlıklı, Zengin

Sarraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuyumcu

Hacet Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet

Suçüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cürmümeşhut

Yakınsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütekarip

Esnada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anda

Öygen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer

Dürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek

Beyaz Perde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinema

Otosansür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim

İltihak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girmek, Katılmak

Mesture kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Örtülü

Menşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken, Sebep, Yetişek, Kök

Çökelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katık, Kesik, İkşimik; Çökel, Tortu

Manşet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Kolluk

Uğunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Savsaklamak

Jüri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçici Kurul, Yargıcı Kurulu

Otama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi

Lök kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Battal; Macun, Lökün

Tehlikeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Ciddi, Korkulu, Kötü, Netameli

Üzgün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Kederli, Karamsar, Hüzünlü, Umutsuz Ümitsiz, Bitkin, Kırık, Mahzun, Meyus, Üzülmüş, Neşesiz, Tasalı, Gamlı, Dermansız

Sanayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Uran

Saf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız

Boşanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Serbest Kalmak, Kurtulmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü