İstimbot kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İstimbot kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çatana

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tifüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Lekelihumma

Bağırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Yaygara

Çarpıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptırmak, Eğriltmek, Yamultmak

Afili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli

Terzihane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikimevi, Terzi

Kraker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıtırdak

Zarif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazik, İnce, Hoş, Albenili

Susak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak, Susamış

İnkılâp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşüm, Devrim, Islahat, İyileştirme, Reform, Geçiş, Evrim

Hastalanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta

Refahlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh, Rahat

Mahalle Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar

Tüh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazıklar Olsun

Eleman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğe, Unsur

Okuryazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumuş, Bilgili, Aydın, Alim

Durdurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Karşılamak, Kesmek

Ayrıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatal

Termosfer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıyuvar

Yıldırak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı

Çevirgeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar

İstihfaf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçümsemek

Petrol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı

Pusmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek, Saklanmak

Ele Salma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğfal

Yaradılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizaç, Fıtrat, Damar, Hasiyet, Hilkat, Huy, Seciye, Tabiat, Tıynet, Cibilliyet

Duymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak

Büyüksemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzam Etmek

Dişlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiğnemek, Isırmak

Göğüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Döş, Meme, Sadır, Sine

Tohum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Nesil, Sülale

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü