İrmik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İrmik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İri Un, Yarma

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Reseptör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almaç

Ölçüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Yarışmak, Müsabaka Etmek

Danışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat, İstişare, Müzakere, Müşavere, Konuşma

Münasip Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uymak, Yakışmak

Kıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak, Bacak, Dip, Küfe

Taziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başsağlığı, Taziye

Taş Arabası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem

Merhaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salameleyküm, Selam

Kösele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gön

Kuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susuz, Nemsiz, Çelimsiz, Çıplak, İskelet, Sıska, Zayıf

Göğermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Morarmak

Koşun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşu, Ordu, Saf, Yarış

Koyuvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak, Salmak

Çizgeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel Tahtası

Mağara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyuntu, İn, Kovuk

Görgüsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çakal, Hıyar, İlkel, Kabak, Tor, Yavan

Sızıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı

Dert Ortağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemdert

Kolaylıkla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak, Rahat

Yoğunlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak

Çözülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hal

Yol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklık, Çare, Sistem, Yolculuk, Defa, Erkân, Ezgi, Gaye, Hat, Hız, Kere, Kez, Maksat, Metot, Minval, Muamele, Reçete, Sefer, Sırat, Suret, Şekil, Tarz, Uğur, Usul, Vadi, Yöntem, Araç, Nizam, Tutum, Gidiş, Amaç

Restoran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokanta, Aşevi

Salkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serin

Buzdolabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu, Frijider, Buzlatka

Payizde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzün

Semantik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam Bilgisi, Anlamsal

Tüketim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğaltım, İstihlak

Sırga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küpe

Zedelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurma

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü