İlk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İlk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Birinci, Evvelki, Önceki, Evvel, Ön

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

O Taraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öte

Suratsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Çirkin, Huysuz, Somurtkan

Nahak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Gereksiz

Alıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak

Aylak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Serseri, İşsiz, Boş Gezen

Miras kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıt, Tereke

Katık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayran, Edviyat, Huriş, Yoğurt

Asmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmak, Sarkıtmak, Sallandırmak, Takmak, Boş Vermek, Ertelemek, Bırakmak, İdam Etmek, Çekmek

Ova kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Düzengâh, Düzenlik, Yazı

Kelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı

Asgari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı En Az, En Aşağı, En Düşük, En Azından, Minimum, Azra

Kırmızılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak

Kaşınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz

İçtimai Rey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Oyu

Esin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlham

Eser Etkimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesir Etmek

Seziş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset

Tulü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğuş

Bel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret

Olgunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül

Oturmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök Salmış, Yerleşik

Anlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Etmek, Soruşturmak, İdrak Etmek, Sezmek, Fark Etmek, Bilgisi Olmak, Başa Düşmek, Bilmek, Çakmak, Çıkarmak, Derk Etmek, Düşünmek, Görmek, Hissetmek, İhata Etmek, Paykamak, Takip Etmek, Yakalamak

Observasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem

Bırakmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak

Bulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Keşfetmek, İcat Etmek, Seçmek, Sağlamak, Temin Etmek, Cezaya Uğramak, Hatırlamak, Tapmak, Karşılaşmak, Sahip olmak, Tedarik Etmek, Teşhis Etmek, Çıkarmak, Ulaşmak, Uydurmak

Ötümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedalı, Sürekli, Yumuşak

Daldalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınmak

Memorandum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Andıç

Yarışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rekabet Etmek

Geçit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Bel, Belen, Derbent, İntikal, Transfer

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü