Özlemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Özlemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aramak, Darıkmak, Hasretini Çekmek, Sağınmak, Susamak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tat Alma Organı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil

Çör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık; Şeytan; Diken

Girinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırtıl

Gamlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasalanmak, Kaygılanmak, Üzülmek

Akıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan, Sıvı, Akar, Kıvrak

Şüphelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek

Komut Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emir Vermek

Müşavir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışman

Yetenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabiliyet, Beceri, İstidat, Kapasite, Kudret

Özge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öbür, Yabancı, Yad

Zampara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Keskin, Kadıncıl, Keskin, Zendost, Hovarda, Çapkın

Vaveyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Hay Küy

Götürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak, Nakletmek, Atmak, Çalmak, Dayanmak, İletmek, Katlanmak, Öldürmek, Sevk Etmek, Sökmek

Tariz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğneleme, Taşlama, Dokundurma, Taş

Ayakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelci, Gezici Satıcı, Çerçi, Hizmetçi

Gözetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret

Ayran Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze

Üzülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kederlenmek, Kahrolmak, Tasalanmak, Hayıflanmak, Kaygılanmak, Kıvranmak, Meraklanmak

Buhar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğu

Tedirgin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Sarmak, Yemek

Başeser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyapıt, Şaheser

Tunç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bronz

Sersemlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangılık

Çaresiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naçar, Biçare, Umarsız, İyileşmez, Zorunlu

Tedbirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemli, Hesaplı

Apiko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu, Hazır, Şık, Tetik

Süt Beyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bembeyaz, Apak

Zarafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Nezaket, Zariflik, Güzellik

Ma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ve

Tefsirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfessir, Yorumcu, Açıklamacı

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü