Zırhsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zırhsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Savutsuz, Korunaksız

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İhtiyar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak

İflas Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak

Şetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sövme, Sövgü

Komisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme Kurulu, Alt Kurul, Encümen, Komite; Simsariye

Demek Ki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demeli, O Hâlde

Görev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, İşlev, Resmî İş, Misyon, Fonksiyon

Aynı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzer, Özdeş, Tıpkı, Özdeşi, Eşiti, Bir, Nüsha

Savrukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsizlik

Belirgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bariz, Seçkin, Açık, Besbelli, Sarih, Saydam

Eşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Aynı, Muvazeneli, Beraber, Müsavi, Tay

Laçkalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Bollaşmak, Bozulmak

Kalkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Davranmak, Girişmek, Havalanmak, Kabarmak, Taşınmak, Uçmak, Yeltenmek

Çekişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga Etmek, Tartışmak, Bozuşmak, Mücadele Etmek, Yarışmak, Değişmek

Melez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırma, Karma, Hibrit, Karışık, Katışık, Kırık, Alaşman,

İmanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnançlı, Mümin

Öldürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katil

Parabol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai

Bukağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köstek

Tekniker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teknikçi

Şimdiye Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâlâ

Yüksek Sosyete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet

Taşınır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menkul

Yıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek

Çarpık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Eğri Büğrü, Kötü

Kaziye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önerme

Dahilî İşler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç İşleri

Üleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paylaştırmak, Bölüştürmek

Gerçek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakiki, Asıl, Başlıca, Ciddi, Doğru, Doğruluk, Hak, Hakikat, Sadık, Sahici, Tam, Temel, Vaki, Sahiden

Tat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lezzet, Zevk, Çeşni, Haz, Dilsiz

Sevim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü