Zorunluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zorunluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mecburiyet, Zorunluluk

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Coşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cümbüş, Galeyan, Heyecan, Kasırga

Ehliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki

Toplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Düzeltmek, Kaldırmak

Arak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ter

Önce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvel, Evvela, Evvelce, İlkin, Peşin

Yasasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanunsuz

Erzan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ucuz

Patron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşveren, Biçit, Kalıp, Sahip

Neşriyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayın, Yayınevi

İnfilak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak

Sevap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru

Riayet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uymak

Atom Çekirdeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek

Temizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arılık, Saflık

Kışır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk

Hadiseli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaylı

Hırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Budala, Sersem

Papaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peder

Eğlence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cümbüş, Düğün, Meze, Sefa, Sefahat, Zevk

Eğiklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Yamukluk, Meyil

Ajanda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günce, Andaç

Asillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asalet

Playoff kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstküme

Keser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerki

Zaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esasen, Doğrusu, Aslında

Skrayper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazaç

Üstün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Kudretli, Kuvvetli, Seçkin, Üst Gelen, Yenen, Kazanan, Daha Elverişli

Kanıksamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Usanmak

Zarafatçıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzip

Haberdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, Uyarı

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü