Zorunlu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zorunlu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Mertebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Kat, Rütbe, Safha, San, Basamak, Yalım

Şek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Kuşku

Ki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kim

Palas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolay, Rahat

Yatışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Durulmak, Kırılmak, Sakinleşmek, Şiddeti Geçmek

Üremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek

Kemre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gübre, Tezek

İnsaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, İnsanlık, Merhamet, Vicdana Veya Mantığa Dayanan Adalet, Acı

Coşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cümbüş, Galeyan, Heyecan, Kasırga

Kurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Höyük

Şuursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçsiz

Şamata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Hay Küy, Patırtı, Yaygara

Yamamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamalamak

Alamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İşaret, İm, Nişan, Emare

Zorunluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik

Artçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümdar

Temin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme

Gerçekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakkak

Komedyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürmen

Bedaheten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, İrticalen

Başarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Performans

Hengâm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Zaman

Madde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cisim, Unsur, Özdek, Öğe, Husus, Öz, Şey, Nesne

Sebil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Hayır

Esir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak

Sayfa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Sahife

Buhurdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tütsülük

Fek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma, Bozma

Lök kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Battal; Macun, Lökün

Multimedya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokluortam

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü