Zaruri kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zaruri kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zorunlu, Mecburi, Elzem, Gerekli

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Şişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak, Utanmak

Kararlaştırılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen

Adil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaletli, Eşitlikçi, İnsaflı, Haktanır

Müddeiumumi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savcı

Sitoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözebilim

Tevziat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi

Elhak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten

Yalvarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak

Seksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Oturum

Amblem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirtke, Logo

Başhekim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baştabip, Sertabip, Başsagan

Sıvışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan, Bulaşkan, Rahatsız Eden

Kimesne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimse

Azalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Düşmek, Eksilmek, Kırılmak

Zulmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri

İğrendirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis

Satılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Gitmek

Moskof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Zalim

Saçalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçmak, Serpmek

Bibi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hala

Levazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Araç

İzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak

Oylaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere, Tezekkür

Gedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı

Belleten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilim Dergisi

Çomak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değnek

Satkınlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak

Ayıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe

Pahalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak

Varis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mirasçı, Kalıtçı

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü