Zabıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Zabıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tutanak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Salkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek

Derakap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak

Kesenekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mültezim

İmleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma

Tırı Vırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Boş, Değersiz

Hasta Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Vurmak

Özellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Hassa, Husus, Hususiyet, İlim

Yabanıllık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet

Islak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Nemli, Yaş

Veçhe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön

Bölü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taksim, Taksit

Haşinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik

Daima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Her Zaman, Hemişe, Hep, Vızır Vızır, Her Vakit, Sürekli Olarak

İnternet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örüt Ağ, Genel Ağ

Romantik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Hissi, Coşkun

Yollamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Atmak, Çekmek, Çıkarmak, Sunmak

Bulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Keşfetmek, İcat Etmek, Seçmek, Sağlamak, Temin Etmek, Cezaya Uğramak, Hatırlamak, Tapmak, Karşılaşmak, Sahip olmak, Tedarik Etmek, Teşhis Etmek, Çıkarmak, Ulaşmak, Uydurmak

Dayanışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk

Korkutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu

Manda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Camış, Su Sığırı

Emaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emirlik, Beylik

Müesses kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurulu

Cidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Köstek, Zar, Çeper

Müdahale Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Karışmak

Fren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durduraç, Eğleç

Mimoza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amber Çiçeği

Zanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık, Şüpheli

Mezoderm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaderi

Vakfedilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf

Kuduz Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kudurmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü