Yedmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yedmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekmek, Yedeğinde Götürmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Doğrultmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Kazanmak

Karı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Refika, Aile, Avrat, Bayan, Eş, Familya, Harem, Hayat Yoldaşı, İhtiyar, Kadın, Yaşlı, Zevce

Darlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Yoksulluk

Zemheri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakış

Keşfeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif

Evhamlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntulanmak

Maktul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürülmüş

Yetişmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişkin

Süje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Özne

Gayret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Uğraşmak

Konuşkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbaz, Danışkan

Düdük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaval

Hıncahınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dopdolu, Ağzına Kadar, Tıka Basa

Kazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafriyat, Hâk

Tutkun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmış, Bağlı, Düşkün, Hasta, Mecbur, Meftun, Yangın

Aytaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütekellim, Hatip

Lenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksak, Mıymıntı

Müstear kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma

Galaksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök Ada

Laçkalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Bollaşmak, Bozulmak

Faydasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nafile, Yararsız

Çapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak

Madde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cisim, Unsur, Özdek, Öğe, Husus, Öz, Şey, Nesne

Girgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Girişken, Pişkin

Duman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Kötü, Tütsü, Tütün, Yaman

Anıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Estelik

Veri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Data, Done, Muta, Malumat

Köklü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökten

Öznel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sübjektif

Gelişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Tekâmül, İlerlemek, İnkişaf Etmek, Palazlanmak, Parıldamak, Serpilmek, Şişmanlamak, Yetişmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü