Yara kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yara kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yapımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Prodüktör

Yoklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Araştırma, Sınav, Muayene, Prova

Takmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanmak, Önemsemek, Vurmak

Kargışlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lain

Üzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak, İncitmek, Sıkmak, Yormak

Hukuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak

Takatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dermansız, Yorgun

Muvaffakiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başarı

Emir Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komut Vermek

İnce Hastalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verem

Kıyı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenar, Sahil, Kumsal, Kırak, Yaka

Kamus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Lügat, Büyük Sözlük

Üstenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt Etmek

Gönülden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan

Metin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Dimdik, Sağlam

Oryantalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilim, Şarkiyat

Jeolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimci

Çiçek Bozuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çopur

Yadsılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olumsuz, Menfi, Salibe

Kesiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devamlı, Sürekli, Süreli

Nafile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız

İçermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havi Olmak, İhtiva Etmek

Kayıplar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat

Oyçokluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyet

Muvakkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkati, Örel, Geçeğen

Belgelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkarmak, Tevsik Etmek

İstihkak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Hak Etme

Hüsran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan

Cumhuriyet Altını kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cumhuriyet

Mükedder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Üzgün

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü