Yaptırım kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Yaptırım kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ceza, Müeyyide, Kanun, Kuvvei Müeyyide

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Müsteşar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcısı, Yönetken

Monopol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekel

Yüksek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Güçlü, Koca, Yüce

İptal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silme, Bozma, Çürütme, Hükümsüz Kılma

Ciğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, İç, Yürek

Komuta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumanda

Canlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diriltmek, Gayretlendirmek

Yeğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, İyi, Katı, Üstün, Zorlu, Şiddetli

Hayvanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılkılık

Bey Soylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil

Ödül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Mükafat, Mükâfat

Çöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak

Gözgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayna

Dilbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Şuh

Apiko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu, Hazır, Şık, Tetik

Çatışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişik, Mütenakız

Müdür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöneten, Yönetici, İdareci, Başöğretmen, Yönetmen

Zifiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapkaranlık, Karanlık, Zulmet

Keşide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekme, Çekilme

Olay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hadise, Hikâye, Vaka, Vakıa

Ağırcanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel

Hasır Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz

Badik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ördek, Palaz, Kısa Boylu

Amut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikme, Dikey, Topuz

Reçete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Nüsha, Yol, Yöntem

Pinek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tünek

Cemetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Bir Araya Getirmek

Bizatihi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kendisi, Kendiliğinden

Şerefli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu

Kalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Kalmış, Noksan

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü