Vasıtalı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Vasıtalı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dolaylı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce

Silah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pusat, Yarak, Etken Araç, Savut

Paleografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilim

Küfretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumak, Sıvamak, Sövmek

Sızıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet

Göçürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Nakletmek

Nihayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonunda

Köşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tun, Bucak, Çene, İbik, Künç, Zaviye, Kuytu, Tenha, Ücra, Korner

Laçkalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Bollaşmak, Bozulmak

Nazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme

Vadeli Pul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Hesap

Kraliçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ece

Terakki Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek

Beşkardeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamar

Rezerve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtımlı

Verim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Semere, Mahsul, Randıman, Mahsuldarlık, Mahsul

Sahife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayfa

Büyükelçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefir, Elçi, Sefiri Kebir

Hamam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Banyo, Sıcak, Arınak, Yunak, Isıdam

Klakson kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korna

Mürailik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlülük

Algı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alacak, İdrak, Kazanç, Rüşvet, Vergi, Anlama

Ebedî Uyku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm

Utanmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Kepaze, Pişkin, Yüzsüz, Sıkılmaz

Laf Ebesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan

Dayanıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Güçsüz, Yufka

Amplifikatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç

Yol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklık, Çare, Sistem, Yolculuk, Defa, Erkân, Ezgi, Gaye, Hat, Hız, Kere, Kez, Maksat, Metot, Minval, Muamele, Reçete, Sefer, Sırat, Suret, Şekil, Tarz, Uğur, Usul, Vadi, Yöntem, Araç, Nizam, Tutum, Gidiş, Amaç

Kuzulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavrulamak

Riayetkâr Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uymak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü