Vasıflandırma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Vasıflandırma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nitelendirme, Adlandırma

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Gezici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyyar, Gezgin

Yeterlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlilik

Çanak Yalayıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk

Şayeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun

Vahdaniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik

Cinnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delilik

Yaşasın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa

İnkisar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Beddua

Bastırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Dikmek, Durdurmak, Gidermek, Gömmek, Kaplamak, Yenmek, Yırtmak

Kimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Bazı, Bazısı, Birtakım, Kimisi

Parkur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarış Yolu

Banlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Horoz Gibi Ötmek, Bağırmak, Haykırmak

Buruşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinmek

Uyuntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miskin, Tembel, Uyuşuk

Yalaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalım, Alaz, Alev

Gelişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf, Tekâmül

Emmi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amca

Geçmişte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden

Feyyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli

Sefillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Alçaklık

Cuşuhuruş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk

Kartel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekel

Çalçene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük

Kesif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Sık, Yoğun, Koyu, Saydam

Barışlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazar, Müsalemet, Hazari

Vurulmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Âşık, Meftun

Yönetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tedvir Etmek, Çevirmek, Kullanmak

Salt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Sırf, Yalnız, Arı, Mutlak, Yalnızca, Saltık

Bodur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy

Zümre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölük, Takım, Grup, Camia, Cins, Topluluk, Tür

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü