İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Başvekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
Tahkir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılama, Onur Kırma, Hakaret Etme, Küçükleme
Tatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga
Eften Püften kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız, Derme Çatma, Çürük, Değersiz
Teferruat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
Anatomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşrih, Gövde Bilimi, Gövde Yapısı, Yapı Bilimi, İnsan
Zahmetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekli, Güç
Göbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Karın, Kindik, Kuşak, Merkez, Nesil
Şikest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat
İhbarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhbir
Ceza Atışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Penaltı
Sıngın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
Bilgisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Boş, Cahil, Kabak, Nadan, Yavan, Yayan
Şifahen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağızdan, Sözle
Seviyeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeyli
Cevaben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanıt Olarak, Yanıtça
Etnik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budunsal, Irksal, Kavmi
Darülaceze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünler Evi
Fantastik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşlemsel, Düşsel, Hayal Ürünü, Hayali
Tuğyan Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Taşmak
Arzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heves, İstek, İsteme, Dilek, Yönelme, Eğilim, Gönül, Rağbet
Muhtemel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umulur, Beklenir, Olası, İhtimalî, Mümkün
İstinkâf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Sakınmak
Alakadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgili
Tahakküm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükmetmek
Vesile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep
Boyalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyanmış, Süslü
Baskül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Kantar
İbnelik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Epeyice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Epey
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.