Trençkot kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Trençkot kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yağmurluk

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Eşekçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba

Eksiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Harika, İyi, Kâmil, Komple, Mükemmel, Tam, Tamam, Tamamlamak, Temiz, Tüm

Erek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, Hedef, Maksat, Murat

Hikmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgelik, Felsefe

Baylanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz

Deniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Kükremek, Su, Bahir, Derya

Tane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kıta, Parça

Dalkavukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçılık

Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Dek, Derece, Gibi, Aşamasında, Derecesinde, Ölçüsünde

Nişane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişangah, Hedef, Eser, İz, Belirti

Denaet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık

Dirilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak, İyileşmek

İllüzyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözbağı, Yanılsama

Bilge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Olgun, Hakim

Belen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Bel, Tepe

Metodik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsel

İttihaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutma

Güçleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek

Berbat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü

Müfret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Bireysel, Teklik

Sunuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz

Militarist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süerselci

Misket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Bilye

Motivasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güdülenme, İsteklenme

Kollamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Korumak

Savsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak, Sermek

Aktüellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktüalite

Mütecessis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı, Meraklanan, Meraklı

Mülahham kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişman

Eflak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökler

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü