Toplaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Toplaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Toplanmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Geçenlerde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçende

Teşri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama

İhsan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik

Satkınlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak

Ağır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin

Haricî İşler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri, Hariciye

Değerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık

Alay Malay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Gelişigüzel

Kalem Erbabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar

Tasım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyas

Karar Tutma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar

Davranış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eda, Fiil, Gidiş, Hâl, Hareket, İş, Muamele, Tavır, Teamül, Tutum

Pinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı, Hasis

Kümelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığmak

Mefhum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavram

Güya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanki, Sözde

Namert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Alçak

Gümüşbalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aterina

Mahzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü

Yüklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşımak, Üstlenmek, Yıkılmak, Zorlamak

Arzıtilek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utarit, Merkür

Yaradılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizaç, Fıtrat, Damar, Hasiyet, Hilkat, Huy, Seciye, Tabiat, Tıynet, Cibilliyet

Tekerlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teker

Fevkalade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Beklenmedik, Görülmedik, İşitilmedik; Aşırı, Çok Fazla

Ulama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Ek, İlave, Katkı

Pansuman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sargı, Sarık

Vurdumduymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız

Aracılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delalet, Tavassut, Vasıta

Tür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nevi, Cins, Çeşit, Kabil, Kalem, Nev, Soy, Tarz, Türlü, Zümre

Mevlit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğum

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü