Teşhis kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Teşhis kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kişileştirme, Tanı, Seçme, Tanılama

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Gerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu

Laf Cambazlığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demagoji

Tenkit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek

Mesut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Ongun, Saadetli, Berhudar, Bahtiyar

Teorem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önerme, Dava

Mecmu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Toplam

Pırtlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlak

Baş Örtüsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp

Monoton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Yeknesak, Sıradan

Fiili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemsel

Uyartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, Uyarı

Haris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doymaz, Aç, Açgözlü, Hırslı, İstekli, Soğumsuz

Ultramodern kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağüstü

Araştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak

Yıldırak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı

Mutabakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvafıklık, Uygunluk, Uyum, Yekdillik, Özdeşlik, Anlaşma, Uyuşma

Epiderm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstderi

Birlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek

Araz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İlinek, Bulgu, Semptom

Eskiden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Evveller, Geçmişte

Sinonim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı, Anlamdaş, Müteradif

Geçici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Eğreti, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Sari, Yaya, Yolcu

Tekstil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokuma, Dokumacılık

Doğrultu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikamet, Yön, Cihet, Taraf

Kırılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azalmak, Darılmak, Gücenmek, İçerlemek, İncimek, İncinmek, Sınmak, Yatışmak

Sarpın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silo

Gönül Belası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert

Dörtlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Murabba

Çürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek

Paçoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü